İSG-BİR: Çalışanlara risklerin farkına varacakları eğitimler verilmeli
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği (İSG-BİR) Başkanı Güvenç Yüksel, bugüne kadar ısrarla ve önemle üzerinde durdukları risk değerlendirme raporunun ve daha önemlisi rapor gereği alınması gereken önlemlerin, çalışanlara verilmesi gereken eğitim, talimat, bilgilerin ve özellikle inşaat iş kolunda yüksekte çalışma konusunun ne kadar hayati önem arz ettiğini bir kez daha çok acı bir kayıpla tekrar görüldüğünü belirtti.
Yüksel yaptığı yazılı açıklamada, dün İskele’de yapımı devam eden inşaatta iskele üzerinde çalışan 49 yaşındaki Dündar Arda’nın 21 metre yükseklikten beton zemine düşerek hayatını kaybettiğini çok büyük bir üzüntü ile öğrendiklerini kaydetti.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) verilerine göre dünyanın her yerinde inşaat iş kolunun en tehlikeli iş kollarından biri olduğuna işaret eden Yüksel, ILO verilerine göre gelişmiş ülkelerde inşaat işçilerinin, diğer sektörlerde çalışan işçilere oranla 3-4 kat daha fazla kazaya uğrama riski altında olduklarını vurguladı.
Yüksel, şöyle devam etti:
“Gelişmekte olan ülkelerde bu risk 6 kata kadar çıkmaktadır. İş Sağlığı ve Güvenliği yönünden ülkemizdeki gibi gelişmemiş yerlerde ise bu oran 10 kata kadar çıkmaktadır.
OSHA tarafından yapılan istatistiklerde ortalama 3.4 metre üzerinde çalışırken düşen insanların yüzde 85’inin hayatını kaybettiği görülmektedir. Bu veriler ışığında ülkemizde gerek inşaatlarda çalışanların, gerek işverenlerin gerek devletin, inşaatlarda çalışma koşullarına ilişkin olarak çok ciddi güvenlik tedbirleri almasının zamanı çoktan gelmiştir ancak bu üç aktörün de yetersiz seviyede girişimde bulunmasının korkunç sonuçlarıyla sürekli yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Denetimler sürekli ve planlı değil ancak kazalardan sonra ve veya ihbar yapılmaktadır.”
“Çalışanlara risklerin farkına varacakları eğitimlerin verilmesi gerek”
En önemli konulardan biri olan eğitime önem verilmesi gerektiğine işaret eden Yüksel, “Çalışanlara risklerin farkına varacakları eğitimlerin verilmesi gerekmektedir. Bu konuda devlet tarafından kuralcı yaklaşım yerine önleyici yaklaşım esas alınmalıdır. En etkili önleyici yaklaşık çalışanların eğitilmesidir. Çalışanları korumak, eğitmek ve kazaları önlemek, kaza sonucu ortaya çıkan zararları tazmin etmekten daha kolay, ucuz ve insancıldır” dedi.
Yüksel, çalışanlar ve işverenlerin bu çerçevede devleti beklemeden kendi iş sağlıkları, işletme ve can güvenlikleri için gerekli önlemleri alması, İSG uzmanlarının desteği ile iş yerlerinde tehlikeleri analiz ederek, risk değerlendirme raporu hazırlamalı ve çalışanları eğitmesi gerektiğini kaydetti.
“Özellikle inşaat iş kolu ve yüksekte çalışmanın, özel eğitim, özel talimat ve özel kontrole tabi olarak yapılması gerek”
Özellikle inşaat iş kolu ve yüksekte çalışmanın, özel eğitim, özel talimat ve özel kontrole tabi olarak yapılması gerektiğini ifade eden Yüksel, yüksekte çalışmanın en önemli unsuru olan iskele sistemlerinin de bir standarda göre kurularak, sürekli kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.
Yüksel açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Yüksekte çalışma tüm dünyada özel sağlık kontrollerinden geçen insanlar tarafından yapılmaktadır ancak ülkemizde ne yazık ki tehlikeli iş kollarında özel çalışma koşulları ve meslek hastalıklarına ilişkin hiçbir şart, sağlık raporu aranmamaktadır, hiçbir tedbir de alınmamaktadır.
“İş kazalarının yüzde 98’i önlenebilir”
Risk değerlendirme ve kontrol çalışmalarından beklenen olumlu gelişmenin sağlanabilmesi için katılımcı bir yaklaşımla hazırlanması gereklidir. Yönetim ve iş gücünün katılımı ile, Tehlike ve risklerin ortak algılama ile belirlendiği, Çalışmanın gerekli ve işe yarar olduğu, İstenmeyen durumları önlemede başarılı olunacağı fikri herkes tarafından kabul edilir hale gelebilecektir.
Çok basit tedbirler, basit talimatlar, kontrol ve denetimlerle bu ve diğer elim kazaların önüne geçmek mümkündü şöyle ki iş kazalarının yüzde 98’i önlenebilir kazalardır ve olayın en vahim tarafı da bu acı gerçektir.”