Ertuğruloğlu’ndan Kasulidis ve Dendias’ın açıklamalarına tepki
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis ile Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın, 7 Kasım’da Atina’da gerçekleştirdikleri görüşme çerçevesinde yaptıkları açıklamalarla, KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti aleyhine sürdürdükleri çalışmaları açıkça dile getirdiklerini bildirdi.
Ertuğruloğlu, Dışişleri Bakanlığı Basın Bürosu aracılığıyla yaptığı yazılı açıklamada, 1960 Ortaklık Cumhuriyeti’ni Yunanistan’ın yardımıyla bir Rum Yönetimine dönüştürerek kendine bir konfor alanı sağlayan Rum tarafının, yine Yunanistan’ın desteğiyle, bugüne kadar müzakere edilmiş bir anlaşmaya varılmasına engel olmuş ve aynı zamanda Kıbrıs Türk halkını sonu gelmez müzakerelere hapsetmeye çalıştığını belirtti.
Her iki bakanın yaptığı açıklamalardan, şartların tamamen değiştiğinin ve KKTC ile TC’nin Kıbrıs konusunda yeni ve eskiye dönüşü olmayan bir sayfa açtıklarının farkında oldukları anlaşıldığını kaydeden Ertuğruloğlu, Kıbrıs Türk tarafının, 15 Kasım 1983 yılından beri bir vakıa olan KKTC’nin tanınmasını artık dış politikasının başlıca hedefi yaptığını belirtti.
Ertuğruloğlu şöyle devam etti:
“Devletimizin 39. kuruluş yıldönümüne yaklaştığımız bu günlerde yeni politikamızın başarıya ulaşması için Türkiye Cumhuriyeti ile bilistişare çabalarımızı sürdürme kararlılığında olduğumuzu söylemek ayrıca özel bir önem arz etmektedir. Yunanistan ve GKRY, kötü niyetli ve yanıltma politikası güden, ayrıca akdi sorumlulukları ile anlaşmalardan doğan yükümlülüklerini ihlal etmeyi alışkanlık haline getirmişlerdir. KKTC ve Türkiye ise meşru hak ve çıkarlarını korumaya çalışmaya ve sorunlara diplomatik çözüm bulmaya özen göstermektedirler. Dendias’ın ayrıca, Berlin Duvarı’nın yıkılışının yıldönümünde, ‘Bir Avrupa başkentindeki son duvar Lefkoşa duvarı…’ olduğuna ilişkin açıklaması yanıltıcı ve gerçeklerden kopuk bir beyanattır; Almanya’da Alman milletini ayıran bir duvar varken, Lefkoşa’da Kıbrıs Türk halkını koruyan bir hat olmuş, bugün ise iki ayrı devleti, iki ayrı başkenti birbirinden ayıran bir sınır vardır. Kıbrıs’ta bulunacak bir çözüm, başkentleri farklı iki ayrı devlet gerçeğini yansıtacaktır.”