Serkan Soyalan yazdı: Köçeoğlu Hamamı kalıntıları
Kadıköy’de Caferağa’da yürürken, karşınıza çıkar tarihi Köçeoğlu Hamamı’nın kalıntıları.
Bu kalıntılar, kemer ve duvar, 1840 yılında Köçeoğlu ailesinin mülkü olarak daha sonra dönemin Osmanlı sultanlarına kredi verecek kadar zengin bir banker olacak saray sarrafı Agop Köçeoğlu adına inşa edilen hamamdan geriye kalan kısımdır.
Köçeoğlu Hamamı aslında çok da uzak olmayan bir tarihe, 1960’lara kadar faaliyet göstermiş, sonrasında da yıkılmıştır.
Ahşaptan yapılan tek katlı soyunmalık bölümü, tekinde soyunma kabinleri diğerinde ise dinlenme alanının yer aldığı iki kısma ayrılıyordu.
Hamamın avlusunda da bir birimi vardı. Ilıklık, bir kubbeyle örtülü sıcaklık ve külhan bölümleri, taş ve tuğladan inşa edilmiş kâgir bir yapıydı.
Külhana bitişik, alt katın odun deposu, üst katın ise oduncunun evi olarak kullanıldığı kırma çatıyla örtülü iki katlı odunluk da ahşaptandı.
Hamama ait kargir avlu kapısı duvarlara göre daha derin yapıda olup tuğladan bir kemerle örtülmüştür. Bu kemerin iç kısmındaki yarım daire biçimli bölümde demirden bir süsleme bulunmaktadır.
Avlu kapısı ayaklarının arka kısmında günümüzde kayıp olan kapı kanatlarının açık haldeyken sabitlendiği demir halkaların izleri mevcuttur ve kapının Bahariye Caddesi’ne açılan köşeleri yumuşatılmıştır.
Duvarlar ise taş ve tuğla malzemeden örülmüş, ahşap hatıllarla güçlendirilmiştir.
Avlu kapısının yüksekliğine kıyasla daha alçak yapıdaki duvarlar ile avlu kapısı kemeri arasında kavisli bir geçiş mevcuttur.
Köçeoğlu Hamamı’ndan geriye kalanlar günümüzde kötü durumdadır.
Tuğla kısımlarda rutubet sebebiyle malzeme kayıpları, kemerde ise hasar ve bozulmalar mevcuttur. Alaturka kiremitlerin çoğu dökülmüştür ve yapı hava şartlarına karşı daha dayanıksız hale gelmiştir.
Kaldırım üzerinde yıllara meydan okuyarak duran bu kalıntıları uzunca süre inceledikten sonra, gökyüzüne yükselen günümüz yapılarının arasında, bir tarihin nasıl yok olup göçtüğüne yanarak, ayrıldık yanından.