42 örgüt, Ünsal’ın istisnai vatandaşlığının iptalini istedi
Bazı sivil toplum örgütleri ile siyasi partilerin arasında bulunduğu 42 örgüt, İçişleri Bakanlığı önünde eylem yaparak taleplerini açıkladı. Platform, İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler’i Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal’ın vatandaşlığının iptali için girişim başlatmaya çağırdı.
Örgütlerin talepleri arasında Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal’ın görevden alınması ve istisnai vatandaşlığının iptal edilmesi; Milli Eğitim Yasası’na aykırı faaliyet gösteren yapılanmalara müdahale edilmesi; din derslerinin zorunlu değil seçmeli olması; insan hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliğine dair derslerin müfredata dâhil edilmesi; topluma tek bir din ve inancın dayatılmaması; Din İşlerine ayrılan bütçenin büyük bir kısmının sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlerdeki sorunların çözümünde kullanılması bulunuyor.
42 örgüt tarafından temsilciler düzeyinde yapılan eylemde, “Kadınlar gericiliğe geçit vermiyor” pankartı açıldı; “İcabet etmiyoruz”, “Din sömürüsü istemeyik”, “Ünsal evine, Kıbrıs neyine?”, “Ezdirmem sana kendimi”, Hükümetim diyorsan Ahmetleri değil, Helinleri koru” dövizleri taşındı.
-Derya: “Kadınları aşağılayan, kadınların insan haklarını yok sayan bu tutum yaklaşık üç haftadır toplumumuzun gündemindedir”
“Dayatılan muhafazakârlaştırma politikalarına dur demek” için yapılan eylemde ilk olarak Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Kadın Örgütü Başkanı ve Milletvekili Doğuş Derya konuştu.
Derya, Ahmet Ünsal’ın Din İşleri Başkanlığı mevkiini kullanarak yürüttüğü bazı faaliyetler sonucunda toplumun ciddi bir reaksiyon gösterdiğini kaydederek, “Kadınları aşağılayan, kadınların insan haklarını yok sayan bu tutum yaklaşık üç haftadır toplumumuzun gündemindedir” dedi. Derya, yapılan eylemlere rağmen sessiz kaldığı gerekçesiyle hükümeti eleştirdi.
Yurttaşlık Yasası’nın “ciddi şekilde istismar edildiğini” de söyleyen Derya, “Yurttaşlık politikası ülkemizi yönetme hakkımızın gasp edilmesi şeklinde vuku buluyor. Bu konuda dayanışma içinde olan örgütler olarak Ahmet Ünsal’ın istisnai yurttaşlığının iptal edilmesi ve yurttaşlık politikasının istismarına son verilmesi talebiyle bugün buraya geldik” diye konuştu.
Temsilciler düzeyinde yapılan eylemde, eyleme katılanlardan fazla polis bulunmasını da eleştiren Doğuş Derya, “Polis teşkilatının bu şekilde meşgul edilmesini doğru bulmuyoruz” dedi.
Derya, İçişleri Bakanlığı’na girmelerine ilk izin verilmediğini ve biraz münakaşa ederek içeriye girdiklerini de belirterek, “Sivil, demokratik eylem hakkını kullanıyoruz. Barışçıl bir eylem yapıyoruz. Dolayısıyla bundan sonraki süreçlerde bunun olmamasını rica ediyoruz, bu şekilde olmasına neden olanları da kınıyoruz” dedi.
Derya’nın konuşmasının ardından 42 örgüt adına Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Bürosu Başkanı Ülfet Kral ortak açıklamayı okudu.
-“Gerici ve toplumumuzun laik yapısına aykırı hareket eden dernekler denetlenmeli ve kapatılmalı”
İçişleri Bakanlığı’nın ve Bakan Ziya Öztürkler’in yetkileri dâhilindeki adımları atmaya ve toplumun çağdaş, laik ve demokratik yapısına yönelik saldırılara ortak olmamaya çağrıldığı açıklamada, toplum yapısına saldırı olarak niteledikleri sözlerinin üzerinden yaklaşık üç hafta geçmesine rağmen Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal ile ilgili adım atılmamasına tepki gösterildi, hakkında soruşturma başlatıldığına dair “yalan haberler” ile toplumun yanıltıldığı savunuldu.
Topluma gerici ve muhafazakâr politikaların dayatıldığının öne sürüldüğü açıklamada, bu politikalarla kadınlar, LGBTİ+’lar ve çocuklar üzerinde tahakküm kurulmasının amaçlandığı ifade edildi ve “Buna asla boyun eğmeyeceğimizi, bunu kabul etmeyeceğimizi ve mücadele ateşini asla söndürmeyeceğimizi bir kez daha yineleriz. Gerici örgütlenme ve yapılanmaların denetlenmemesi sonucunda failler, kadınlara ve LGBTİ+’lara şiddet, taciz, tecavüz, istismar ve hatta cinayet suçlarını meşru bir zeminden yola çıkarak savunmaya ve bu gibi eylemlerde bulunmaya fırsat bulacaktır” denildi.
Mahkeme süreci devam eden “tecavüz” olayına da değinilen açıklamada, “Bir kadın tecavüze uğradığını açıkça beyan etmiş olmasına rağmen gerekli etkin soruşturma sürecini hâlâ başlatmayan polis teşkilatı ve bu süreçte sorumluluğu olan tüm birey ve kurumlar yaşanan taciz, şiddet ve tecavüz olaylarına ortaktırlar” ifadeleri kullanıldı.
Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal’ın vatandaşlığının alınması için girişim başlatılması talebinin yinelendiği açıklamada, gerici ve toplumun laik yapısına aykırı olan, yasalara aykırı hareket eden derneklerin de denetlenmesi ve kapatılması istendi. Açıklamada, “Bu derneklerin kapatılmadığı her gün, işledikleri suça bizzat yetkili tüm mercilerin ortak olduğunu bir kez daha hatırlatırız” denildi.
– “Yabancı ülkelerde faaliyet gösteren siyasi partilerin burada temsilcilik açmasına olanak sağlayan yasal boşluk giderilmeli”
Çağdaş bir yurttaşlık yasası ile vatandaşlık alma hakkının istisnai ve keyfi bir karara bağlanmaktan çıkarılması, çağdaş ve hukuka uygun standartlara tabi tutulması gerektiğinin vurgulandığı açıklamada, yabancı ülkelerde faaliyet gösteren siyasi partilerin Kuzey Kıbrıs’ta temsilcilik açmasına olanak sağlayan yasal boşluğun giderilmesi de istendi.
Açıklamada, “Daha önce de belirttiğimiz üzere toplumumuzun çağdaş, laik ve demokratik yapısına yönelik saldırılara karşı direnen örgütler ve bireyler olarak, bizlere dayatılan muhafazakârlaştırma politikalarına ‘dur’ demek için yan yana ve dayanışma içinde durmaya devam ediyoruz. Ülkemizde yaşayan herkesin dili, dini, etnik kökeni, sınıfı, cinsiyeti ya da cinsel yönelimi dolayısıyla ayrımcılığa maruz kalmadan yaşaması gerektiğini savunan bizler, talep ve önerilerimizin hayat bulması için mücadele etmeye kararlıyız” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, talepler ise şu şekilde sıralandı:
“Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal derhal görevden alınmalı, anayasal düzenimizi tehdit eden faaliyetlerinden ötürü, kendisine verilen istisnai vatandaşlık iptal edilmelidir.
Eğitim Bakanlığı gereken denetimleri yaparak çocukların maruz bırakıldığı istismarı engellemeli ve Milli Eğitim Yasası’na aykırı faaliyet gösteren yapılanmalara müdahale etmelidir.
Okullardaki din dersleri, çocukların soyut düşünce yeteneklerinin geliştiği çağlarda, zorunlu değil seçmeli şekilde müfredata dâhil edilmelidir. Daha küçük yaştaki çocuklar için uygulanmamalıdır.
Din dersi kitapları, farklı din ve inançları içermeli, felsefi ve bilimsel şekilde hazırlanmalıdır. Bu dersler okullarda sosyoloji ve felsefe öğretmenleri tarafından verilmelidir.
İnsan haklarına ve toplumsal cinsiyet eşitliğine dair dersler müfredata dâhil edilmelidir.
Hem Vakıflar İdaresinin hem de Din İşleri Başkanlığının yapısı ve yasal dayanağı yeniden gözden geçirilerek devlet eliyle topluma tek bir din ve inanç dayatılmamalıdır.
Sağlıkta, eğitimde ve sosyal hizmetlerde yaşanan sorunlar ortada iken Din İşlerine ayrılan bütçenin büyük bir kısmı söz konusu alanlardaki sorunları çözmek için kullanılmalıdır.”
-Nazlı: “Polisler, barışçıl bir gösteri ve yürüyüş olduğu zaman eylemcileri korumakla yükümlüdür”
Ortak açıklamanın okunmasının ardından söz alan Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu Avukat Cansu Nazlı, gösteri ve yürüyüş hakkının anayasal bir hak olduğunu belirterek, “Mahkemelerimizin kararları doğrultusunda polisler, barışçıl bir gösteri ve yürüyüş olduğu zaman aslında eylemcileri korumakla yükümlüdür. Ancak burada sanki bizden İçişleri Bakanlığı’nı koruyorlarmış gibi bir tutum sergilenmiştir” dedi.
-Derya: “Kadınlar, Ersin Tatar ile yüzleşmeye gidiyor”
Son olarak yeniden söz alan CTP Kadın Örgütü Başkanı ve Milletvekili Doğuş Derya, önümüzdeki günlerde İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler’e Ahmet Ünsal’ın istisnai yurttaşlığının iptal edilmesi için dilekçe sunacaklarını söyledi.
Kadınların eylemlerinin devam edeceğini de belirten Derya, “7 Şubat Salı günü saat 16.00’da Cumhurbaşkanlığı önünde buluşuyoruz. Kadınlar, Ersin Tatar ile yüzleşmeye gidiyor. Tüm toplumu bize destek vermeye davet ediyoruz” dedi.
Eyleme destek veren örgütler şunlar:
Alevi Kültür Merkezi, Bağımsızlık Yolu, Baraka Kültür Merkezi, Barış Derneği, Basın-Sen, BES, Biyologlar Derneği, BKP, CTP Kadın Örgütü, DAÜ BİR-SEN, DAÜ-SEN, Girne Düşünce Derneği, GÜÇ-SEN, İnsan Hakları Platformu, Kadın Eğitimi Kolektifi, KAMUSEN, KAYAD, Kıbrıs Alevi Kültür Vakfı, Kıbrıs Sanatçı ve Yazarlar Birliği, Kıbrıs Türk Barolar Birliği, Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği, Kıbrıs Türk Güzellik Uzmanları Birliği, Kıbrıs Türk İnsan Hakları Vakfı, Kıbrıs Türk Kuaförler Birliği, Kıbrıs Türk Kütüphaneciler Derneği, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, KTAMS, KTOEÖS, KTÖS, Kuir Kıbrıs Derneği, Lefkoşa Başkent Lions Kulübü Derneği, Mağusa Kadın Merkezi Derneği, Mağusa Kültür Derneği, Mülteci Hakları Derneği, Sivil Toplum İnisiyatifi Derneği, Sol Hareket, TDP, Vakıflar ve Din İşleri Dairesi Emekliler Derneği, Yeşil Barış Hareketi, YKP.