Cumhuriyet Meclisi’nde milletvekillerinin güncel konuşma istemlerine yer veriliyor.
Cumhuriyet Meclisi’nde milletvekillerinin güncel konuşma istemlerine yer veriliyor.
-Akansoy
Cumhuriyetçi Türk Partisi Gazimağusa Milletvekili Asım Akansoy, “Son Siyasi Gelişmeler” konulu güncel konuşma yaptı. Akansoy, Filistin ve İsrail arasında yaşanan çatışmaya işaret etti, burada ciddi bir kıyım yaşandığını kaydetti ve büyük acılar yaşanmamasını diledi.
Pile Yiğitler yolu ile ilgili açıklanan mutabakatın, kararlılıkla ve yapıcı bir tavırlara ortaya çıktığını, bu çerçevede taraflara teşekkür eden Akansoy, diplomasinin önemine vurgu yaptı ve Kıbrıs konusunda da bunun sürdürülmesinin gerekliliğine değindi.
“Kıbrıs Türk Devleti” konusuna da değinen Akansoy, şu anda “raydan çıkmış bir tren” olduğunu ama “bu trenin raya oturtulması” gerektiğini ifade ederek, bu trenin de Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını haklarını koruyacak bir yöne girmesi gerektiğini, bunun da BM Güvenlik Konseyi kararları olduğunu kaydetti.
Bu terimin neden ortaya atıldığının Meclis’te tartışılması gerektiğini ifade eden Akansoy, Kıbrıs Türk Devleti isminin, Annan Planı’nda ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nda yer aldığını, eğer Kıbrıs Türk halkına uluslararası alanda bir getiri sağlayacaksa veya amaç neyse açıklanması gerektiğini söyledi.
UBP Gazimağusa Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu da, cevap vermek amacıyla kürsüye çıktı ancak CTP milletvekilleri, iç tüzüğe göre bir bakanın cevap vermesi gerektiğini söyleyerek, itiraz etti. Hasipoğlu da, Başbakan’dan aldığı yetki üzerine kürsüye çıktığını söyledi, ancak itirazların devam etmesi üzerine konuşmasını yapmadan kürsüden indi.
-Barçın
Cumhuriyetçi Türk Partisi Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın da, “İstatistik Kurumunun Açıkladığı Yanlış Veriler” konulu güncel konuşma yaptı. Barçın, kurumun içinin boşaltıldığını, uzman kişilerin göreve verilmediğini, bunun da verilerin doğru ortaya çıkmasının önüne geçtiğini savunarak, İstatistik Kurumunun verilerini okudu, değerlendirmeler yaptı.
Yanlış çıkarılan sonuçların alım gücünü doğrudan etkilediğini ifade eden Barçın, eleştirilerde bulundu, rakamların bilinçli değiştirildiğini kaydetti. Barçın, bu uygulamaların hayat pahalılığı ile oynanmak olduğunu ifade ederek, tüm bunları belgeleriyle ortaya koyduğunu ancak hiçbir açıklama alamadığını kaydetti.
İstatistik Kurumu’nun bağımsız olduğunu ve atamaların liyakatlı yapılması gerektiğini ifade eden Barçın, kurumun güvenirliliğini yitirdiğini söyledi. Gayri Safi Milli Hasıla rakamlarının da yanlış verildiğini savunan Barçın, kuruma bir “çeki düzen” verilmesi, hayat pahalılığı ile ilgili yanlış değerlendirmelerin de düzeltilmesini istedi.
-Amcaoğlu
Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu da, yerinden söz alarak, değerlendirmelerin sadece kamu değil, özel sektör açısından da önemli olduğuna işaret ederek, halkın alım gücünü düşürmemek ve korumak için çalışıldığını anlattı.
-Rogers
Girne Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers de, “Ülkeyi Kaosa Sürükleyen Hükümet” konulu güncel konuşma yaptı.
Rogers, ülkede bir süredir gündemin reçete yolsuzluğu olduğunu ve şu anda hükümetin bunu lehine çevirmeye çalıştığı tehlikeli bir sürece dönüştüğünü ifade etti. Rogers, ilaç fiyatlarının her geçen gün yükseldiğini, o yüzden bilgiler ve rakamlar verilirken, ciddi bir süreç olduğu bilinciyle hareket edilmesi gerektiğini, doktorları, eczacıları itibarsızlaştıracak bir sürece dönüştürülmemesi gerektiğini belirtti.
Rogers, bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nı açıklamalarından ötürü eleştirerek, halkın hiçbir şekilde mağdur edilmemesi gerektiğini söyledi, “aklı selime” davet etti.
Tam gün eğitime de değinen Rogers, bu konuda yaşanan sorunlara işaret etti, okulların döküldüğünü, çocukların güvenliksiz olduğunu anlattı.
Türkiye Cumhuriyeti ile tüm bu konuların değerlendirilmesi gerektiğini, kontrolsüz nüfus akışı olduğunu, bu yüzden ülkenin ciddi sıkıntılar yaşayacağını anlatan Rogers, önlem alınması gerekliliğine değindi.
Çavuşoğlu
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu da, tam gün eğitimin sancılı olacağını, önyargısız olunsa anlatılanların daha iyi anlaşılacağını ifade ederek, reform yapılmak istenen bu konuya destek verilmesi gerektiğini söyledi.
Çavuşoğlu, dünyada tam gün eğitimin, mesaiyle eşit olduğunu, KKTC’de eğitim süresinin kısa olduğunu, bunu ortadan kaldırabilmek adına ülke geleceği için risk aldıklarını kaydetti.
Sendikanın eleştirilerinin hak olduğunu ancak Meclis’teki siyasilerin hükümeti de dinlemesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, sorunlar olduğunu bildiklerini, bunun üzerine deprem riski eklendiğini, ancak tüm siyasi partilerin seçimlerde tam gün eğitim için yayın yaptığını, kendilerinin de tüm bunları değerlendirerek, adım attıklarını söyledi.
Tek amaçlarının ülkenin geleceğine, öğrencilerin eğitimine katkı sağlamak olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, çocukların 30 yıldır mevcut binalarda ve şartlarda eğitim aldığını, ama şimdi tam gün eğitime geçilmek isteyince “çocukların aç kaldığı, deprem riski” olduğunun söylendiğini, o zaman yapılan tam gün eğitim yayınlarının samimi olmadığını kaydetti.
İlahiyat okulu konusuna da değinen Çavuşoğlu, amaçlarının ülkeyi geleceğe ve daha iyiye götürmek olduğunu, tam gün eğitimi hayata geçirmek, okul eksiklerini tamamlamak için çalıştığını anlattı.
Çavuşoğlu, Öğretmenler Yasasına göre ders saatlerinin verildiğini, ancak tam gün eğitimi istemeyen öğretmenler olduğunu, çünkü şu anda 2 gün olan tam gün eğitimin 5 güne çıkarılmasını istemediklerini anlattı, bu karşı duruşun özel derslerden ötürü olduğunu iyi bildiğini kaydetti.
“Biz ülkesel olarak ileriye gitmek, eğitimde fırsat eşitliği yaratmak adına bu adımları atıyoruz” diyen Çavuşoğlu, ülkenin lehine adımlar attıklarını, o yüzden destek beklediklerini ifade etti, çocukların, öğretmenler eylem yaptığı için öğlen arasında boşta kaldığını belirtti.
Çocukların güvenliğini, okul güvenliğinin değil, okul yönetimi ve öğretmenlerin sağladığını, güvenliğin, okulun güvenliğini sağladığını, çocuklara müdehale edemeyeceğini anlatan Çavuşoğlu, okullarda mesai saatlerinin 15.30’a kadar olduğunu, nöbetçi öğretmenlerin öğle arasında çocuklardan sorumlu olduğunu kaydetti.
Tam gün eğitim konusundan ötürü yıprandıklarını ancak bunu göze aldıklarını, çünkü tam gün eğitimin ülkenin geleceği adına önemli olduğunu belirten Çavuşoğlu, tam gün eğitim için destek istedi, engel olanların özel dersler, dersaneler için engel olmaya çalıştığını söyledi. Çavuşoğlu, ilahiyat kolejinin de hibe olacağını, bütçe ayırmadıklarını ifade etti.
-Akpınar
Demokrat Parti Girne Milletvekili Serhat Akpınar da, “KKTC’de Çevre İçin Sürdürülebilir Hedefler” konulu güncel konuşma yaptı. Akpınar, ilk olarak depremde yaşamını yitiren çocukları andı, ailelere sabır diledi, adalet arayışında ailelerle birlikte olduklarını vurguladı.
Akpınar, yeni yasama yılında parti olarak toplum odaklı siyaset anlayışını sürdüreceklerini, ülke geleceğini her zaman düşüneceklerini ve kaygısını yaşayacaklarını kaydetti, reformlara destek istedi.
İklim değişikliği ve çevre ile ilgili yasaları önemsediklerini, insan yaşamına olumsuz etkilerini göz önünde bulundurarak, gelecek nesillere güzel bir çevre bırakmak adına çalışmalarını sürdüreceklerini ifade eden Akpınar, ülke olarak BM üyesi olmadıklarını ancak iklim kararlarının dışında kalmalarının söz konusu olamayacağını, o yüzden hükümetin santrallere filtre takılması için gerekli adımları yeni bütçede atmasının önemine işaret etti.
Akpınar, ülkede çevre ve iklim değişikliği konusunda gerekli adımların atılması, kurul oluşturulması ve sürdürebilir bir yapı oluşturulması gerekliliğine değindi.
-Birinci
Cumhuriyetçi Türk Partisi Girne Milletvekili Ceyhun Birinci de, “Sağlık Sisteminde Yaşanan Ciddi Sorunlar” konulu güncel konuşma yaptı. Birinci, savaşlara bir an önce son verilmesini ve insanların ölmemesini temenni etti.
Birinci, sağlıkta yaşanan sıkıntıları hükümetten çözme beklentilerinin olmadığını, sorunların azalması yerine arttığını ifade ederek, sağlıkta yaşanan sıkıntıları anlattı, verilen sözlerin yerine getirilmediğini, özellikle Girne, Lefkoşa ve Güzelyurt hastanelerinde verilen sözlerin yerine getirilmediğini, personel, altyapı eksikliklerinin giderilmediğini kaydetti.
Sağlık çalışanlarının güvenliğinin sağlanamadığını, tedbirlerin artırılması ve yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini ifade eden Birinci, Sağlık Bakanlığı değişikliklerini de eleştirdi, plansız bir sağlık sistemi olduğunu savundu, ülkede bir an önce nüfus ayarlamasına ihtiyaç olduğunu belirtti.
İlaç ve reçete yolsuzluğuna da değinen Birinci, bakanlık nezdinde de bir soruşturma başlatılması gerektiğini kaydetti. Birinci, ülkede nüfus artışından dolayı sağlıktaki sıkıntıların daha da artacağına inanç belirterek, gerekli önlemleri alacak adımların geç kalınmadan atılmasını istedi. Bütçenin yetersiz olduğunu da belirten Birinci, bunun sıkıntılarını vatandaşın çektiğini, gerekli ilaçların temin edilemediğini ve tedavisinde sıkıntı yaşadığını anlattı.
Hükümeti eleştiren Birinci, ülkede sadece sağlıkta değil, her alanda sıkıntı yaşandığını kaydetti, tüm sorunları çözecek genel sağlık yasasının Meclisten geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Artan covid vakalarına da değinen Birinci, vatandaşlara gerekli hijyen tedbirlerini almaları uyarısında bulundu.
.