FUTBOL

Ahmet Bayram Sefer DTB-Gönyeli maçını yorumladı

Doğan Türk Birliği 2-0 geriye düştüğü maçı 4-2 kazandı

Bugün Kıbrıs Türk futbolunu saha içinden daha fazla meşgul eden haberlerin ışığında, haftaya neler olacağını merakla bekleyen takımların başında Doğan Türk Birliği geliyor. Bu belirsizliğin getirisi olur mu olmaz mı bilinmez ama tüm Doğan camiası bu maç öncesinde bir şeyin farkındaydı; torbadan sürpriz bir ikincilik çıkarsa, puan olarak da buna hazır olmak gerekli. Gönyeli ise; sıralamada daha üstte yer alan takımlardan alacağı bonus puanların ne kadar önemli olduğunu bilerek sahaya çıktı.

DOĞAN İYİ OYNARKEN GERİYE DÜŞTÜ

Maça iyi başlayan, ilk dakikalardan itibaren sürekli gol arayan Doğan Türk Birliği oldu. Arda, Emre ve Toure ile çok net pozisyonlarda golü bulamadılar. Gönyeli ise topu kendi sahasında karşılayıp ani ataklarla gol atmanın planlarını yapmıştı. Bu planları 11. Dakikada Arseven Dağer ile golü bulmalarını sağladı; 0-1

Hemen ardından da, 13. Dakikada Malle’nin 25 metreden çektiği şuta, kaleci Dursun müdahale edemeyince, sağ üst köşeden topu kalesinde gördü; 0-2

DOĞAN BİLİĞİNİ OYNAMAYA DEVAM ETTİ, GÖNYELİ ORTA SAHASI YOK GİBİYDİ

Bu maçta gördüğüm Doğan, birbirini tanıyan, futbolun gereklerini sahaya koyan, kimsenin hatasını affetmeyecek bir takım görüntüsü verdi. Şampiyonluk yarışında olduklarını gösterdiler . Yediği gollere rağmen, tam rakibe göre hazırlanmış ve her seferinde başarılı olan oyun planına sadık kalan Doğan, orta sahada yaptığı presle topu kazanıp uzun toplarla rakip ceza sahasına girmek istedi. Gönyeli orta sahasında ise bu baskıya cevap verecek bir oyuncu çıkmadı. Ahmet Can Temel, kendisine yapılan her baskıda top kaybı yaparak oyunun Doğan’ın elinde kalmasına sebep oldu. Defans arkasına atılan toplar da her seferinde Toure ve Emre ile Gönyeli kalesinde pozisyona dönüştü. Gönyeli orta sahası, uzun topa izin vermemek adına rakibe baskı yapmaya çalıştı ama açıkçası bu baskı yeterince sert olmayınca, bir yakın koruma görüntüsü vermekten öteye gidemedi.

GÖNYELİ’NİN HAKLI  İTİRAZLARI VE GERİ DÖNEN DOĞAN

Deplasmanda oynayan ve deplasman takımı gibi oynayan Gönyeli, hayallerinin bile üzerinde bir skoru erken yakalamanın keyfini sürmek istiyordu. 16. Dakikaya kadar da Doğan ataklarını savuşturmaya çalışarak geldiler. Bu dakikada, çok ağır bir karar olduğunu düşündüğüm ve uzun süre itiraz edilen  bir kırmızı kartla Gönyeli, 10 kişi kaldı. Takımın en kaliteli isimlerinden olan İbrahim Çıdamlı’nın eksilmesiyle, zaten oyunun hakimi olan rakip Doğan, çok daha rahat bir şekilde rakip ceza sahasına girmeye başladı.

20. ve 33. Dakikalarda, Selim ve Kenan’ın attığı gollerle Doğan, geri döndü ve ilk yarının skoru belirlendi; 2-2

İKİNCİ YARININ BAŞINDA UTKU HOCA DURUMU EŞİTLEDİ

İlk yarıda çıkan kırmızı karttan sonra, pek anlam veremediğim sarı kartlar, öncesinde kart gösterdiği pozisyonların kopyalarına sadece faul veren Utku hoca, maçı ve tribünleri fazlasıyla gerdi. İkinci yarının hemen başında da, orta sahada bir pozisyonda Mustafa Salk’a kırmızı kart göstererek Doğan’ın da 10 kişi kalmasını sağladı. Normal şartlarda bu kartın kırmızı olup olmayacağı tartışılabilir fakat ilk yarıda çıkan kırmızı karttan sonra söylenecek bir şey kalmıyor.

10’AR KİŞİLİK OYUNDA DA SAHANIN HAKİMİ DOĞAN

Her iki takım da 10 kişi kaldıktan sonra, oyunun nasıl gelişeceği, 2-2 olan skorun nereye varacağı merak edildi fakat bu merak çok uzun sürmedi. Doğan yine orta sahada baskıyla kazanıp uzun toplarla rakip kaleye gitmeyi denedi ve her seferinde pozisyon buldu. Bitirici vuruşlarda başarılı olsa, tarihi bir skor ile sahadan ayrılacak olan Doğan, 50. Dakikada kaptan Kenan, 60. Dakikada genç Arda ile goller buldu ve maçın skoru belirlendi; 4-2

Maçın skoru 4-2 fakat Doğan Türk Birliği, sadece boş kaleye veya karşı karşıya kaldığı pozisyonları gole çevirseydi 10 golden bile bahsediyor olabilirdik. Özellikle Gime Toure’nin, bir hücum oyuncusu olarak, soldan hazırladığı pozisyonlarla birlikte, girdiği gol pozisyonlarında da son vuruşu yapabilmesi gerekiyor. Gönyeli’de ise bir şeyler yapmaya çalışan kim derseniz sadece Ladji Malle’den bahsedebiliriz. Gönyeli takımın çok şey beklediği Dokuara’dan bu maçta da herhangi bir verim alınamadı, sanırım o da önümüzdeki maçlara bakacak.

UTKU HOCA BÖYLE İSTEDİ

Hakemler ne yaptı diye soran olursa, direk 16. Dakikaya gitmek gerekiyor. Orada yaptığı hatayla kendi başına iş alan Utku hoca, sonrasında da güven veren bir görüntü çizemedi. Bir ara her şeye düdük çalmaya başladı ki; bu şekilde oynanan oyunun adının futbol olması imkansız. Hiçbir futbolcunun birbirine temas etmediği bir oyun hayal ediyorsa yok diyemem;  var. Langırt diye bilinen masa oyununda hiçbir futbolcu birbirine dokunamıyor, bir sopaya monte edilmiş şekilde duruyorlar. Böyle bir oyunda hakemlik yapıp fırfır yapan oyuncuya ceza verebilir. Maçın son 10 dakikasında ise tamamen yok gibiydi. Nasıl olsa maçın sonucu belli, herkes de kabullendi diyerek izleyici moduna geçti. 88. Dakikada Kaan’ın yerde kaldığı pozisyonun çok daha hafiflerine faul hatta kart çıkarken, neden net bir şekilde oyunu devam ettirdi anlayamadım. İlk yarının sonundaysa bir endirek serbest vuruş verdi, peşinden de sarı kart çıkarttı ki; bunu da bir kere daha izlemesini tavsiye ederim. Kısacası, daha konsantre ve sahanın içinde olan Utku Hamamcıoğlu’na ihtiyacımız var.