Kıbrıs Türk Futbolunda bir süredir saha içinden çok saha dışı konuşuluyorken… Futbol programlarında varsayımlar, tahminler bile bile yavaş yavaş kahve fallarına dönüyorken… “Ne olacak şimdi?” sorusuna cevap verecek olanlar hasta yataklarından kalkamıyorken; bu işin tam ortasındaki futbolcular ve teknik adamlar da elbette işlerine konsantre olmakta oldukça zorlanıyorlar. Kazansa ne olacak, kaybetse ne olacak bilmeyen takımların karşılaşmasına Mesarya’nın vuruşuyla başlandı.
MESARYA’DAN KALABALIK DEFANS
Konuk ekip tamamen savunma önceliğiyle maça başladı ve bulacağı hızlı hücum fırsatlarıyla gol atmayı düşünüyordu. Zaman zaman bu fırsatları yakalasa da rakip kalede tehlikeli olamadı. 12. Dakikada Tony Obia’nın şutuyla heyecan yarattılar fakat bu şutu da son haftaların başarılı ismi Dursun Cem Ateş tam köşeden çıkarttı.
Bu başlangıca karşı ayağa paslarla ve kanat hücumlarıyla rakip kaleye gitmek isteyen Doğan, kalabalık Mesarya yarı sahasında istediği pasları yapamadı. Doğan ileri ucunda yer alan oyuncular, kaybettikleri topları geri kazanmak için çaba harcamayıp “savunma savunmacının işidir” deyince; Mesarya, istediği hızlı hücum fırsatlarını buldu.
DOĞAN’DA KRİZ GELMEDEN GOL GELDİ
Mesarya yarı sahasında, zaman zaman kör dövüşü haline dönen mücadelede Doğan, istediği pozisyonları bulmakta zorlandı. Bu kör dövüşü bir süre daha devam etse, Doğan’ın içine düşebileceği panik ortamı ve Mesarya’nın yükselişe geçecek olan özgüveni ile Doğan aleyhine bir kriz oluşabilirdi. Sağ taraftan kazanılan taç atışından sonra ceza sahasına yapılan ortada, kale sahası çizgisinde marke edilemeden bekleyen Arda Metin çok iyi yükseldi ve fotoğraflık bir kafa vuruşuyla 24. Dakikada Doğan Türk Birliği’ni öne geçirdi; 1-0
Golden sonra Meserya biraz daha ileri çıkma denemeleri yapmak istedi fakat ilk yarının sonuna kadar her iki takım da ciddi gol pozisyonlarına giremediler.
İKİNCİ YARI TATSIZ TUZSUZ…
Maçın ikinci yarısı, “45 dakika nedir ki, göz açıp kapayana kadar geçer” demeye çok meyilli iki takımın mücedelesi olarak başladı. Uzun bir sürede böyle devam etti. Mesarya 57. Dakikada yaptığı değişikliklerle biraz daha fazla golü düşüneceğini gösterdi. Bu sırada arkada boşluklar verir, Doğan pozisyona girer diye düşündük ama 60. Dakikada da Gime Toure sakatlanıp sahayı terk etti. Bu sakatlıkla birlikte, zaten Kenan Oshan’ın olmadığı Doğan, tamamen vasat bir oyun oynamaya başladı.
79. dakikada Mustafa Salk’ın uzaktan çektiği şuta kadar uyku modunda geçen maç, bu şutla birlikte biraz hareketlendi. Mesarya, son dakikalarda bir gol bulmak için ileri çıktıkça arkada boşluklar bıraktı ve bu boşluklardan Doğan çok net pozisyonlar buldu. Oyuna sonradan giren Kaan Borova, biri kaleciyle karşı karşıya olmak üzere 3 pozisyonda kaleyi bulamadı ve maç 1-0 Doğan’ın galibiyetiyle sona erdi.
DOĞAN’IN KAZANÇLARI VE DOĞUKAN DEMİRMAN
Bu maçta Doğan, 3 puanın yanında başka şeyler de kazandı. Uzun zamandır “sen bu musun?” sorusunu sorduran Billy Michael, bu maçta sağ taraftan yaptığı bindirmelerle, top ayağına geldiğinde gösterdiği gayretli ve faydalı oyunuyla sonraki haftalar için umut verdi. Diğer yandan, yine ilk on birde kendisine yer bulan Arda Metin de attığı golün yanı sıra, yine kafa vuruşunda direkten dönen topu ve oyun içinde takımına sağladığı katkıyla, geçtiğimiz haftalara göre çok daha faydalıydı.
Maçın geneline bakıldığında ise, kesinlikle inkar edilemeyecek bir Doğukan Demirman gerçeği vardı. Sahanın her yerinde gördük Doğukan’ı ve orta saha üstünlüğünün Doğan’da kalmasının en büyük sebebiydi. Hem savunmada hem de atak başlangıçlarında klasını gösterdi ve alkışı haketti.
HAKEM ÜÇLÜSÜ ÇOK RAHAT, ÇOK PROFESYONEL
Maç içinde hakemleri zorlayacak bir pozisyon ve oyuncu art niyeti yoktu. Genel anlamda da pozisyonları doğru süzüp yerinde kararlar verdiler. Onlar da bir tebriği ve teşekkürü hak ettiler.