Açıklama şöyle:
Bugün Yüksek Seçim Kurulu kararları hiçe sayılarak tamiratı tamamlanan su borusu ve kapalı Maraş konusunda yapılan törenler, demokrasimiz açısından yüz karasıdır. Sırf adaylardan birine avantaj sağlamak amacıyla Ankara’da ve Kıbrıs’ta yapılan bu düzenlemeler seçimlerimize yapılan müdahalenin bir başka boyutunu oluşturmaktadır.
Su konusunda her zaman söylediğimi tekrar etmek isterim: Türkiye’den gelen suya elbette her Kıbrıs Türkü teşekkür etmektedir. Ancak topraklarımıza düşen her damla suyun değerini bilmeli ve onu muhafaza edecek koşulları yaratmalıyız, asıl olan budur. Bir ayda tamir edileceği söylenen borunun ancak 9 ayda tamir edilebildiği de unutulmamalıdır. Bunların ötesinde açılışı 4 yıl önce yapılan bir sistemin seçime 4 gün kala yeniden törenle hizmete sunulmasının amacının ne olduğunun da her Kıbrıslı Türk farkındadır.
Kapalı Maraş ile ilgili olarak yapılanlara gelince; o konuda da öteden beri söylediğim BM ile çatışma içine girmeden, uluslararası hukuk içinde kalarak ve Maraş konusunu çözüme bir engel oluşturacak şekilde değil, çözüme katkı yapacak şekilde değerlendirmek gerekir.
BM Genel Sekreteri, seçimlerimizden sonra gayri resmi 5+1 toplantı çağrısı için hazırlıklarını yaparken, yine seçimlere ramak kala kapalı Maraş konusunda yapılmaya çalışılanlar Kıbrıs Türk halkını uluslararası alanda zor durumda bırakacak hatalı bir davranış anlamındadır.
Cumhurbaşkanlığının sorumluluk alanına giren Maraş gibi önemli bir konunun seçimlerimize çok kısa bir süre kala açıkça seçim malzemesi yapılmış olmasının son derece yanlış olduğunu belirtmeyi görev biliyorum.
Öyle inanıyorum ki, Kıbrıs Türk halkı bu yapılanlara özgür iradesiyle gereken cevabı verecektir.
Mustafa AKINCI
6 Ekim 2020.