Gazimağusa ziyaretimizde bugün Maraş’ta Altıok Kahvehanesi ile Mutluyaka ve Mormenekşe’de yurttaşlarımızla buluştuk. LTB Başkanı Mehmet Harmancı, Mutluyaka muhtarı Buran Dirensoy ve Mormenekşe muhtarı Saim Aytürk’ün eşlik ettiği ziyaretlerde gündemin ilk sırasında kuşkusuz yine Covid-19 süreci vardı.
ÖNERİM KABUL EDİLSE SEÇİM BUGÜN YAPILACAKTI
Haziran ayı içerisinde Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Narin Şefik ile yaptığım görüşme ve olumlu yaklaşımı sonrası Meclis’teki siyasi partilere sunmuş olduğum seçim tarihinin erkene alınması teklifim kabul edilse, 16 Ağustos olan bugün seçim olacaktı. Bu teklifimin tek sebebi sağlıktı. O dönemde vaka sayısı ülkemizde sıfırlanmıştı ve akıl işi sağlık açısından uygun olan koşullarda seçimi geciktirmeden yapmak ve toplumun gündeminden seçim olayını çıkarmaktı. Şimdi Ekim için daha kaygılı bir durumdayız. Temennim kaygılarımızın gerçekleşmemesidir.
TEDBİRLER ARTIRILMALI
Dün ülkemizdeki bir günlük pozitif vaka sayısı 13 olarak açıklandı. Bu ciddi gelişmeler karşısında yeniden değerlendirmeler yapılarak sağlık alanında uzmanların yeni yol haritasını çizmesi kaçınılmazdır. Tekrardan kapanalım demiyorum ama uzman görüşleri doğrultusunda tedbirler artırılmalıdır. Güneye gidiş gelişlerde ücretsiz ve belli aralıklarla test yapılması yanında rastgele testlere başlanması yararlı olacaktır. Böylece hem güneye gidip gelen yurttaşların, hem aileleri ile temas ettiği kişilerin hem de halkımızın gönlü rahat olacaktır. Yurtdışından gelişlerde ise karantina dahil tüm tedbirlerin yeniden değerlendirilmesi gerekiyor. Bu konuda da ülke olarak kendi organizasyonumuzu iyi yapmayı başarmalıyız. Ülkeye giriş yapanların en azından test sonuçları açıklanana kadar halk arasına karışmamaları mutlaka sağlanmalıdır. Bununla beraber PCR testi muafiyeti makamı veya sıfatı ne olursa olsun kimseye verilmemelidir.
DOĞALGAZDA GERGİNLİK YERİNE DİYALOG VE UZLAŞMA
Yurttaşlarımız ile sohbetimizde öne çıkan bir diğer konu ise Doğu Akdeniz’de yaşanmakta olan süreçti. Doğu Akdeniz’de diyalog, hakça paylaşım ve uzlaşmak için müzakere gerekiyor. Kıbrıs adası ve etrafındaki doğalgaz gerek iki toplum, gerekse bölge ülkelerinin iş birliği yapmaları halinde gelecekleri için potansiyel zenginlikler içermektedir ve bu ortak zenginlikte kuşkusuz her iki toplumun da payı vardır. Doğal gaz yataklarını gerginlik değil, verimli bir iş birliği alanı olarak değerlendirmek ve aynı zamanda Doğu Akdeniz’deki gerginliği sona erdirmek amacı ile Rum tarafına 2019 Temmuz ayında yaptığımız önerilerin reddedilmesinin ciddi bir yanlış olduğunu bugün bir kez daha gözlemliyoruz. Doğu Akdeniz’deki doğal gaz konusunda izlenebilecek üç yol olduğunu başından beri vurgulamaktayım. Ya uzlaşma sağlanıncaya kadar tüm taraflar faaliyetlerini askıya alacaklar, ya da birlikte hareket edebilmenin koşullarını birlikte yaratacaklar. Bu, ortak zenginliği beraber planlama ve adil ölçüler içinde paylaşma yoludur ki bu öneri maalesef kabul edilmedi. Bu durumda geriye kalan üçüncü yol, herkesin kendi çalışmalarını ayrı ayrı yapmasıdır ki, şu anda yapılan budur. Ancak bu yol da görüldüğü gibi gerginliklere yol açan tehlikeli bir süreçtir. Tüm tarafların akıl yolunda iş birliği, diyalog ve uzlaşma zemininde buluşmaları bölgemizin barış ve istikrar içinde gelişimini sürdürebilmesi için kaçınılmazdır.