Arıklı, YDP’nin kurulduğu günden itibaren iddialı bir şekilde ortaya çıktığın, ezilenlerin, ötekileştirilenler ve hakkı gasp edilenlerin sesi olmak için yola çıktıklarını dile getirerek, 5 yıldan beri de bunun kavgasını sürdürdüklerini vurguladı.
Arıklı konuşmasında, geçtiğimiz aylarda KKTC üzerindeki ambargoların kalkmasını sağlayan, Türkiye Cumhuriyeti ile imzaladıkları Ekonomik İşbirliği Anlaşması ile ilgili de şunları söyledi:
“ÜRETECEĞİZ VE ÜRETTİĞİMİZİ SATACAĞIZ”
“Bu anlaşmayı imzaladıktan sonra Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan dedi ki; “Üretin….Ne üretirseniz üretin, satın almaya hazırız. Şimdi üretme vaktidir. Peki ne üreteceğiz? Güvercinlik bölgesinde 170 tane küçük ölçekli fabrikanın oluşturacağı organize sanayi bölgesini kuruyoruz. TC’den 105 milyon lira kaynakla… Orada binlerce gencimiz iş bulacak ve iş kuracak. Orada biz üreteceğiz. Ürettiklerimizi de; Türkiye ve Türkiye dışındaki ülkelere rahatça satacağız. Kendi ayakları üzerinde duran KKTC ekonomik yapıya nasıl kavuşulacakmış, bunu herkese göstereceğiz. TC Ticaret Bakanı “Arkadaşlar siz yeter ki üretin. Ürettiğimiz her şeyi almaya hazır kocaman bir anavatanınız var” dedi. Artık bahane yok, artık “Ey Türkiye; biz üretemiyoruz, ürettiğimizi satamıyoruz. Bize para gönder” deme dönemi geçti. Üreteceğiz ve ürettiğimizi satacağız. Siz yeter ki üretin…Satması bizden…”
“KURULU DÜZENE SAVAŞ AÇTIK”
“3 yıl içerisinde KKTC’yi ekonomik açıdan kendi ayakları üzerinde durabilecek bir yapıya kavuşturamazsak, siyaseti bırakacağım. Bu kadar inançlıyız, bu kadar kendimize güveniyoruz. Sizlere, partinin kadrolarına, irademize ve en önemlisi Allah’a güveniyoruz” da diyen Arıklı ayrıca şunları kaydetti:
“YDP’nin bir bakan ve bir milletvekili ile neler yapabileceğini gördüler. Ama özellikle; haksızlıkların, hırsızlıkların ve yolsuzlukların üzerine nasıl gittiğimizi gördüler. Kurulu düzene karşı nasıl savaş açtığımızı gördüler. Yılmadığımızı; yıkılmadığımızı gördüler. Sadece ben değil, tek kişi hiçbir şey yapamaz. Bu ekibin, göreve getirdiğiniz ekibin nasıl yılmaz bir savaşçı; rüşveti elinin tersi ile itebildiğini gördüler. KIBTEK’te yılda 500 milyon lira civarında vurgun var ve kararlı bir şekilde üzerine gidiyoruz. Orada ortalama maaş 24-25 bin lira…Benim oraya atadığım arkadaşlarım, kuruş para almıyor ve sabahtan gece yarılarına kadar mesai harcıyorlar. Peki neden? Sizlere bir söz verdik. Dedik ki, iktidara gelirsek, haksızlıkların, yolsuzlukların, haksızlıkların üzerine gideceğiz dedik. İnan ki bizlere sunulan rüşvetin miktarını duysanız. Miktar torunlarımıza yeter. Alışmışlar çünkü…. Biz bir yola çıktık kelle koltukta savaşıyoruz. Günlerce bizi gazete manşetlerinde linç etmeye çalıştılar. Anavatan Türkiye’nin göndermiş olduğu akaryakıta kirli ve zehirli dediler. Bu yakıtı ki gönderen Türkiye’nin en saygın kurumlarından birisi TPİC, onu bile rüşvetçi bir kurum olarak ilan ettiler. Sizin yüzünüzü kara çıkarmayız. Bize güvenin….”
“HİÇ KİMSE YDP’Yİ BİR KOLTUKLA SATIN ALAMAZ”
Arıklı konuşmasına şu sözlerle son verdi:
“YDP, ilkelerine ters düştüğü anda, hükümetten her an çekilebilir. Çekilip muhalefete geçer ve aslanlar gibi mücadeleye de devam eder. Hiç kimse YDP’yi bir koltukla satın alamaz. Bunu böyle bilin ve böyle anlatın. Biz bir olmak ve diri olmak zorundayız. Başka çaremiz yok. Bu düzeni, ancak bu düzenin ezdiği kişiler değiştirebilir. Bu düzeni, ancak bu düzenin ezdiği kişiler değiştirebilir. Bu düzeni kuranlar bu düzeni değiştiremezler. Bizim dışımızdaki bütün siyasi partiler bu düzeni kuran partilerdir. O partilerden bu düzeni değiştirmelerini beklemek tam bir hayaldir. Özellikle hantal siyasi ve bürokratik yapıyı değiştirelim. Anavatan Türkiye bizden kötü bir şey istemiyor. Bu çağ dışı yapınızı değiştirin diyor. Hantal kurumları özelleştirin diyor.. Zaten bizim kurulma amacımız da budur….”
BÜYÜKYILMAZ: YDP, BU DÜZENİ BOZMAK ZORUNDADIR
KIBTEK Yönetim Kurulu Başkanı, YDP Genel Başkan Yardımcısı Turan Büyükyılmaz da, YDP’nin Tepebaşı’ndaki halkla buluşmasında, “Vatandaşın cebindeki parayı koruyabilmek için verdiğimiz mücadelenin sonrasında yaşadıklarımızı sizde görün ve bize sahip çıkın” dedi.
Büyükyılmaz, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “ Biz geldiğimiz tarihten itibaren, yani akar yakıtın %100’e yakın zamlandığı dönemde, 1 ton akaryakıt 274 dolarken, şimdi 480 dolarak ulaşmış durumdadır…Maliye KIBTEK’e 160 milyon TL para aktarmasına rağmen, kurumu 260 milyon borçlandıranlar, KIBTEK’i çok iyi yönettiklerini iddia ediyorlar. İşin özünü ortaya çıkardıktan; siz vatandaşın cebindeki parayı koruyabilmek için verdiğimiz mücadelenin sonrasında yaşadıklarımızı sizde görün ve bize sahip çıkın. KKTC’de süregelen düzene bizde hiç karışmadan, ağa gibi paşa gibi nemalanıp giderdik. Ancak KKTC içerisinde bu farkındalığı yaratmak için kurulan YDP, bu düzeni bozmak zorundadır. Çünkü bizim kurulma amacımız budur….”
ÖZTÜRK: MENFAATLERİNE DOKUNDUK DİYE BİZİ SEVMİYORLAR
YDP Genel Sekreteri Enver Öztürk ise “YDP olarak, o kadar güzel işler, güzel icraatlar yapıyoruz ama tek bir satır yazmıyorlar ve haberlere koymuyorlar. Neden? Onların menfaatlerini engelleyen icraatlar bunlar. Onun için bizi sevmiyorlar. Ve bu ekip; bu zincir, bu halka, öyle yayılmıştır ki; maalesef ortaklarımız da sevmiyorlar…” dedi.