Bağımsızlık Yolu, Imagine Projesi’nin askıya alınmasını eleştirdi
Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Celal Özkızan, İki Toplumlu Eğitim Teknik Komitesi’nin İmagine Projesi’nin Cumhurbaşkanlığınca askıya alınmasını eleştirdi.
Özkızan, Ersin Tatar ve Cumhurbaşkanlığı’nın askıya alma gerekçesi olarak, iki taraf tarafından yürütülmesi gereken projenin başka unsurlar tarafından hazırlanıp uygulandığını ve egemen eşitliğe dayalı politikaya ters düşebilecek unsurların ileriye götürülme olanağı bulunmasını gösterdiğini belirterek, “bu açıklamanın, kocaman bir başarısızlık itirafı olduğunu” ileri sürdü.
Özkızan, “Cumhurbaşkanlığı bize ‘yönetiminde bizzat kendimizin bulunduğu bir komiteyi kontrol edemiyoruz. bu Komite, bizim haberimiz olmadan projeler yürütüyor. Yani biz, daha küçük bir komite içinde bile egemenliğimizi icra edemiyoruz’ diyor” ifadesini kullandı.
Özkızan, İki Toplumlu Eğitim Teknik Komitesi’nin BM tarafından kabul gören, uluslararası geçerliliği olan Güney Kıbrıs temsilcilerini KKTC temsilcilerini muhatap almak durumunda bırakan bir komite olduğuna vurgu yaptı.
Özkızan, “Yani bütün koşullar tam da ‘eşit egemenlik’ diyenlerin istediği gibidir. İşte bu komiteyi yüzüne gözüne bulaştırmış bir yönetimden söz ediyoruz. Çıkıp özür dileyeceklerine, böyle bir kazanımın kıymetine sahip çıkmak için bundan sonra daha özenli davranma sözü vereceklerine “biz yönetmeyi beceremiyoruz, o yüzden projeyi tamamen iptal edelim, tutunduğumuz 2-3 daldan birini de koparıp atalım” diyorlar” dedi.
Ortada “egemen eşitliğe” dair bir yol haritası, bir hareket planı veya atılmış herhangi bir adım olmadığını iddia eden Özkızan, “Ersin Tatar egemen eşitlik siyaseti ile ilgili ortaya bir şey mi koymuştur ki, o siyaset zarar görebilsin? Bir şeyin zarar görmesi için, önce var olması gerekir. Yoksa Ersin Tatar, egemen eşitlik siyaseti konusundaki büyük başarısızlığının acısını, bir grup gençten mi çıkarmaya çalışmaktadır? Kendi başarısızlığının üstünü, böyle mi örtecektir?” diye sordu.
Özkızan, KKTC temsilcilerinin başında bulunduğu bir komitenin parçası olan bir projenin ortadan kaldırılarak, Kıbrıslı Türklerin uluslararası tanınmışlığına dair var olan bir bağın daha koparıldığı görüşünü belirtti.