Bakanlar Kurulu’nun PCR ve antijen testlerinin ücretli yapılmasına ilişkin kararını takiben medyaya yansıyan hükümet üyeleri arasındaki tutarsız açıklamaların sonrasında, Eğitim Beklemez İnisiyatifi bir basın açıklaması yayımlayarak ilgili kararın derhal yeniden gözden geçirilmesini talep etti.
Bunca zamandır okulların açılması için gerekli paydaşlar ile birlikte plan ve programlamalara destek verdiklerini vurgulayan Eğitim Beklemez İnisiyatifi temsilcileri, günlük vaka sayılarının bu denli artmış olmasına rağmen alınan karara anlam veremediklerini vurguladı.
İnsiyatif, yaptığı açıklamada “alınan karar ile vaka tesbiti adeta minimize edilerek, bulaş hızının artmasına sebep olacağı bu kadar net bir şekilde ortadayken; böyle bir karara imza atan Bakanlar Kurulu üyelerinin, ya çocukları ve yüzyüze eğitimi bu yıl da gözden çıkarttıkları; ya da değerlendirmeler yapılırken göz önüne dahi almadıkları daha da acı bir gerçek olarak karşımızda durmaktadır”, dedi. İnisiyatif, devletin elindeki sınırlı kaynaklar nedeni ile yüzyüze eğitimin açılması için tüm hazırlıkların yüksek test sayısı ve sıkı denetim temelinde planlandığının altını çizerken, söz konusu durumda ailelerin düzenli test yaptıramayacaklarının aşikar olduğunun, öğretmenlerin ise 21 günde bir test yaptıracaklarını bunun da toplumdaki bulaşı hızla artıracağından dolayı okullardaki bulaşın da artacağından endişe duyduklarını belirtti.
Bu tutarsızlık ve duyarsızlık ile, bu yılın da çocuklarımız için kayıp bir yıl olması riskiyle karşı karşıya bırakıldıklarını belirten İnisiyatif yetkilileri, söz konusu karardan ivedilikle geri adım atılmazsa sonuçlarının geri dönülemez yaralar açacağına inandıklarını vurguladı.
“Eğitim toplumun sağlık gereksiniminden sonra ilk sırayı almalıdır!”
İnisiyatif açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
“Eğitim Beklemez İnisiyatifi olarak, pandeminin başından itibaren eğitimi sadece ders kitaplarından ve öğretmenin ders anlatmasından ibaret sayan bir anlayışla çocukların gelişimlerinin, sosyalleşme becerilerinin, toplumsallaşma gereksinimlerinin, toplumun eğlence gereksiniminin gerisinde tutulmasını, yok sayılmasını sindirmeyeceğimizi defalarca belirtmiştik.
Bir kez daha belirtmek isteriz ki; eğitim, toplumsal sağlığın hemen arkasından birincil öncelikle ele alınmalıdır. Yüz yüze eğitime en kısa sürede başlanmasının ve sürdürülmesinin gereklerinden biri kuşkusuz bulaş hızının kontrol altında tutulmasıyla mümkündür. Okulların açılmasına neredeyse iki hafta kala alınan bu kararla, hem insanlarımızın yaşam hakkı, hem de çocuklarımızın bugünü ve geleceği gözden çıkarılmıştır. Bu karardan ivedilikle geri dönülmesini ve bulaş kaynağı hangi sektör ve/veya sektörler ise, gerekli önlemlerin alınarak bulaşın önünün kesilmesini Bakanlar Kurulu adına Sayın Başbakan’dan bekliyoruz. Aşı yoksa eğitim yok diye ısrarla vurgulayan sendikalarımızın da, tüm öğretmenlerimizin eksiksiz aşılanması için daha da fazla gecikemeden insiyatif alacaklarına ve öğretmenlerimizi bilimsel doğru bilgi ile destekleyeceklerine de inancımız tamdır! Yüzyüze eğitime geçilmesini ve aksamaksızın devamlılığını sekteye uğratacak her kararın ve mercinin karşısında olacağımızı açıklıkla ifade ederiz.