Ekonomik Örgütler Platformu, Kıbrıs Türk siyasi partilerini ve sivil toplum örgütlerini, Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanları konusunda, Kıbrıs Türk halkının haklarını korumak için dayanışmaya ve ortak sesi uluslararası alana duyurmak için güç birliği yapmaya davet etti.
Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Türk Sanayi Odası, Kıbrıs Türk Otelciler Birliği ve Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği’nin oluşturduğu Ekonomik Örgütler Platformu yaptığı yazılı açıklamada, “Kıbrıs Türk halkı, görmezden gelinmeyi kabul etmeyecek, çözüm sürecinin bir parçası olmak için mücadele edecektir.” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, platformun, gerek Kıbrıs sorununa, gerekse Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanları sorununa en erken bir zamanda ve diyalog yoluyla çözüm bulunmasından yana olduğu belirtildi.
Son günlerde, Türkiye’nin süresi 12 Eylül’de sona eren Navtex’i uzatmaması ve araştırma gemisini kendi karasularına çekmesinin, diyaloğun başlaması için önemli bir fırsat olduğu kaydedilen açıklamada, bu fırsatın ciddiyetle değerlendirilmesi ve bu diyalogun en önemli taraflarından birinin de Kıbrıs Türk halkı olması gerektiği ifade edildi.
“ENDİŞE VE ÜZÜNTÜ İLE İZLİYORUZ”
Açıklamada platformun, son zamanlarda Doğu Akdeniz’de meydana gelen gelişmeleri ve Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanları ile ilgili tartışmaları endişe ve üzüntü ile izlediği kaydedildi.
Ekonomik Örgütler Platformu açıklamasında, “Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa gibi BM Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi devletlerin bu sorunu ele alış şekli endişelerimizi artırmakta, soruna diplomatik yollarla çözüm bulunabileceğine dair umutlarımızı kırmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
Kıbrıs sorununa iki toplumlu ve iki bölgeli bir çözüm bulunabilmesi, Birleşmiş Milletler parametrelerinin ve BM Genel Sekreteri’nin girişim yapma kapasitesinin titizlikle korunmasını gerektirdiği kaydedilen açıklamada, “ABD ve Fransa’nın tutumu, bu konudaki kuşkuları büyütmekte; Rum tarafını BM parametrelerine sadık kalmamak konusunda cesaretlendirmektedir.” denildi.
“TÜRKİYE’NİN BU SÜREÇTEN DIŞLANMAK İSTENMESİ VE KIBRISLI TÜRKLERİN YOK SAYILMASI KABUL EDİLEMEZ”
ABD ve Fransa’nın, Doğu Akdeniz’deki denizlerdeki yetki alanlarının sınırlandırması tartışmalarında “açıkça taraf olmuş göründüğü” belirtilen açıklamada, Doğu Akdeniz’de en uzun kıyıya sahip olan Türkiye’nin bu süreçten dışlanmak istenmesi ve Kıbrıslı Türklerin yok sayılmasının “kabul edilemez” olduğu kaydedildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Uluslararası camianın belli başlı güçlerinin Kıbrıs Rum tarafı ile Türkiye Cumhuriyeti’ni diyaloga zorlama girişimleri, Kıbrıslı Türklerin siyasi varlığına yönelik büyük bir tehdit oluşturmaktadır.
Bölgemizde artan gerginliğin veya meydana gelebilecek en hafif çatışmaların bile insanlarımızın yaşamına ve ekonomilerimizin çökmesine neden olacağı aşikardır.
Kıbrıs Türk halkının en önemli ekonomik örgütleri olarak bizler, gerek Kıbrıs sorununa, gerekse Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanları sorununa en erken bir zamanda ve diyalog yoluyla çözüm bulunmasından yanayız. Son günlerde, Türkiye’nin süresi 12 Eylül’de sona eren Navtex’i uzatmaması ve araştırma gemisini kendi karasularına çekmesi, diyaloğun başlaması için önemli bir fırsattır ve bu fırsatın ciddiyetle değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu diyalogun en önemli taraflarından biri de Kıbrıs Türk halkı olmalıdır.
Ekonomik Örgütler Platforumu, Kıbrıs Türk siyasi partilerini ve sivil toplum örgütlerini Kıbrıs Türk halkının haklarını korumak için dayanışmaya ve ortak sesimizi uluslararası alana duyurmak için güç birliği yapmaya davet etmektedir.
Kıbrıs Türk halkı, görmezden gelinmeyi kabul etmeyecek, çözüm sürecinin bir parçası olmak için mücadele edecektir.”