Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, “2024, Kıbrıs Türk halkı için ülkeyi yönetemeyen bu zihniyetten kurtulmanın yılı olmalı. Bu zihniyetten kurtulamazsak, bu bizim için var oluş sorunudur” ifadelerini kullandı. Radyo Mayıs’ta Meltem Sakin’in sorularını yanıtlayan Tufan Erhürman, bu zihniyetin bir an önce gitmesi gerektiğine dikkat çekti.
“Bu ülke kendi ayakları üzerinde durabilir, çok daha iyi de olabilir”
Kendi ayakları üzerinde duran bir ekonominin yaratabileceğinin altını çizen Erhürman, karşılarındaki yapının tek bir tezi olduğunu ifade etti. “Türkiye’den para gelmezse maaş dahi ödeyemeyiz. Türkiye’den parayı kopartmayı beceren birinin bu ülkede yönetimde olması lazım. En iyi parayı da biz koparırız” diyen bir yapıyla karşı karşıya olduklarını vurgulayan Erhürman, bütçeden rakamlar vererek memleketin kendi ayakları üzerinde durabileceğine
dikkat çekti. Bütçe dahi yapamayan bir zihniyetle karşı karşıya olunduğunun altını çizen Erhürman, bütçedeki sapmaların büyüklüğünden örnekler verdi. Erhürman, “Rakamlar, ülkenin kendi ayakları üzerinde durabildiğinin kanıtıdır” dedi. Söz konusu rakamların, memleket çok kötü yönetilirken ortaya çıktığını dile getiren Erhürman, “Bu ülkenin ekonomisi bunu üretiyor. Bu ülke kendi ayakları üzerinde durabilir, çok daha iyi de olabilir” ifadelerini
kullandı.
“Özgüvenle davranmalıyız”
En önemli sorunlarından birinin de sağlık konusu olduğuna işaret eden Erhürman, “İnsanlar ilaca ulaşamıyor. Kaç senedir 500 yataklı hastane yapılacak diye konuşuluyor. 500 yataklı hastane artık bu ülkeye yetmez. 1 milyar 38 milyon artı kasada uyuyor. Bununla ne yapılıyor?” diye sordu. “Benim insanlarım hastanelerde yer bulamıyor, ilaç bulamıyor. Doktorumuz yeterli sayıda yok. Olan doktorlarımızı, hemşirelerimizi de hayatından bezdiriyoruz” diyen Erhürman, paranın orada durduğunu ama hiçbir şey yapılmadığını kaydetti. Kıbrıs Türk halkına çağrıda bulunarak, “Özgüvenle davranmamız lazım. Halkın genelinde bilinçli olarak özgüven öldürülüyor. Bundan kurtulması lazım halkın” ifadelerini kullanan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının beşeri ve mali sermayesinin her şeyi yapabilecek
güçte olduğunun altını çizdi. Okul kitaplarıyla ilgili de konuşan Erhürman, kitaplarda saçma sapan ayrımların yer aldığını ifade etti.
“Tek çözüm bir an önce gitmeleri”
Kıbrıs Türk halkının artık özgüvenle yola çıkması ve bir an önce bu hükümeti götürmesi gerektiğine işaret eden Erhürman, karşılarındaki “hükümetin” bugüne kadarki herhangi bir UBP hükümetinden de çok kötü olduğunu vurguladı. Karşılarında bütçe hesabı dahi yapamayan bir yapı bulunduğunu kaydeden Erhürman, memlekette mülk kalmadığını ifade etti. Söz konusu zihniyetin, her şeyden bihaber olduğuna işaret eden Erhürman, tek
çözümün bir an önce gitmeleri olduğunun altını çizdi. Maliyenin artıda ama vatandaşın fena halde ekside olduğunu vurgulayan Erhürman, sefalette eşitlik noktasına doğru gidildiğini belirtti. “Bunlar bizi sadece yoksullaştırmıyor, yoklaştrıyor” ifadelerini kullanan Erhürman, karşılarındaki zihniyetin, bu tablo içerisinde durmadan “müjde” verdiğini söyledi. Tufan Erhürman, “2024 yılı, bu arkadaşların gittiği yıl olması ve Kıbrıs Türk halkının iradesinin yeniden ortaya çıkması lazım” dedi ve memleketin üç sene sonra tanınmayacak hale
geleceğini vurguladı.
“Bu bizim için var oluş sorunudur”
“Bu son derece tehlikeli bir gidiştir” diyen Erhürman, 2024 yılında bu “hesabın” kapatılması gerektiğine dikkat çekti. Erhürman, nüfus politikasının, bu memleket için yaşamsal öneme sahip olduğunun altını çizdi. Meclis dışındaki muhalefetin, ana muhalefete yönelik eleştirileriyle ilgili soruyu da yanıtlayan Erhürman, bu konuda konuşmak istemediğini belirtti ve “Sağ olsunlar” dedi. Erhürman, “Karşımızda böyle kötü bir yapı varken, benim halkın ‘zarıncarken’ durup da muhalefetteki diğer arkadaşlara, bir şey diyecek vaktim ve dermanım yok. Sağ olsunlar” ifadelerini kullandı. Bu ülkeyi yönettiği iddia edenlerin tahribatının çok büyük olduğuna dikkat çeken Erhürman, ne kadar enerjisi varsa, sadece oraya harcamak istediğini kaydetti. Tufan Erhürman, “2024, Kıbrıs Türk halkı için bu zihniyetten kurtulmanın yılı olmalı. Bu zihniyetten kurtulamazsak, bu bizim için var oluş sorunudur” diye ekledi.