HP Genel Sekreteri Alas: Bu nasıl tarım politikası? Tohumu bile ithal ediyoruz
Halkın Partisi Genel Sekreteri Yrd. Doç. Dr. Turgut Alas, katıldığı bir televizyon programında ülkede tarımla ilgili yaşanan sıkıntılara değindi. Alas, dünyada yaşanan gelişmeleri dikkate alan yeni bir tarım politikasının artık şart olduğuna dikkat çekerek gayri meşru hükümetin üreticilere yaptığı katkının yeterli olmadığını söyledi. Alas, Türkiye’den gelen suyun Mesarya ve Güzelyurt’ta kullanılacak olmasıyla ilgili yaptığı açıklamada “Tarımda sıfır noktasında bir başlangıca ihtiyacımız var. Öncelikle yapmamız gereken gerçek üreticiyle üretimi ikinci iş olarak yapanları ayırabilmek. Dünyadaki iklim değişikliğine baktığımızda kuraklığın en çok etkilendiği yer bizim de içinde olduğumuz Akdeniz havzasıdır. Kurak olan bir yerde insanlara ekin, dikin diyerek onları kurakta üretime teşvik edip daha sonra kuraklık destek parası vermekle çözüm üretemeyiz. Türkiye’den gelecek su bizi rahatlatacak ancak doğru kullanılırsa.” dedi.
“ÜRETİCİYİ KORKUTARAK İTHALAT İZNİ VERİP SADECE GÜNÜ KURTARIRSINIZ”
“Araştırmalarda ortaya çıkan bir şey var; yaş meyve sebzede en iyi verim alınacak yerler Güzelyurt ve Lefke. Bu zaten bu şekilde oluyor. Suyun Mesarya’ya da götürüleceği ve orada da sulu tarım yapılacağı söyleniyor ama bu riskli. Çünkü toprak yapısına baktığınızda buralarda taban suyu seviyesi yüksek. Böyle bölgelerde sulu tarım yaparak tuzlanmaya ve toprakların çoraklaşmasına sebep olursunuz. Mesarya’ya su gidecek ise bunun bölgenin kuraklığa karşı dayanımını artırarak yem ve yem bitkimizi artırmak için kullanılması gerekir. Bu şekilde yem bitkisi ithalatını azaltıp, girdi maliyetlerini düşürüp, hayvansal ürünler olan süt, süt ürünleri ve et fiyatlarının bir nebze olsun ucuzlamasını sağlayabilirsiniz. Bir şeyleri ucuzlatabilmek için maliyetleri düşürmeniz gerekiyor. Bu gerçekleşirse fiyatlar ucuzlayacak. Üreticiyi korkutup ithalata izin vererek günü kurtarırsınız. İthalat bir çözüm değildir” dedi.
“BU NASIL TARIM POLİTİKASI? TOHUMU BİLE İTHAL EDİYORUZ”
Meyve ve sebzelerdeki yüksek fiyatlarla ilgili kendisine yöneltilen soruyu da yanıtlayan Alas “Bizim ülkemizde maliyetler yüksek. Dövizin de bunda etkisi var. Örnek verecek olursak bir marulun geçen yıl maliyeti 1.5 lirayken şu anda 3 lirayı geçti. Bunda gayri meşru hükümetin hatalarından dolayı artan maliyetler de var. Vatandaşlarımız Türkiye ile karşılaştırıyor fiyatları ama orada tohumlar bile üretiliyor. Bizde de tam tersine her şey ithal ediliyor. Elektrik fiyatını düşürmek, suyu ucuzlatmak kolay değil ama vergileri kaynakları fon indirimi yaparak maliyeti doğrudan düşürmek gerekiyor. Bizim bu akaryakıt, elektrik, sulama fiyatlarıyla üretim yapmak çok da kolay değil. Bir çok üretici üretmekten vazgeçti. Çünkü satamayınca veya maliyetini karşılayamayınca borcunu ödeyemiyor ve batıyor. Bu yüzden üreticileri anlıyorum” şeklinde konuştu.
“NÜFUS VE İHTİYACA GÖRE PLANLAMA İLE ÜRETİM YAPILMALI”
Tarımın nüfusa ve ihtiyaca göre planlanması gerektiğini belirten Turgut Alas “Öncelikle iyi bir planlama yapılması gerekiyor. Bir kaç yıl öncesine kadar limonlar yerlere dökülürken şu anda limon üretilmediğini görüyoruz. Artık limonun bile ithal edildiğini görüyoruz. Nüfusu doğru hesaplayarak doğru bir planlamayla ihtiyaca göre planlama yapılması gerekiyor. Henüz bunları yapmak için geç kalmış değiliz” dedi.
“TARIM HÜKÜMETLERİN DEĞİL, DEVLETİN POLİTİKASI OLMALI”
Tarımın hükümet değil, devlet politikası olması gerektiğini söyleyen Alas “Hükümet değişince tarım politikası da değişmemeli. Hayatımıza arabasız, televizyonsuz devam edebiliriz ama gıda olmadan hayatımıza devam edemeyiz. Bunun için kalıcı önlemler almamız gerekiyor. “Biz turizm yapacağız, ülkeyi buradan kalkındıracağız, tarım yapmayacağız” derlerse bunu anlarım. Ama burası bir tarım ülkesi. Pandemide şu örneği verdik hep; insanlara yardım edelim dedik. Herkes birbirine el uzattı. İlk yardıma koştuğumuz ana unsur gıdaydı. Dediğim gibi sıfırdan başlamalıyız. Zor değil, doğru planlamayla birkaç senede doğru noktaya geliriz. Tarımdan feragat etmek için çok zengin bir ülke olmamız lazım ki gıdayı ithalatla ülkeye katarsınız. Bizim böyle bir şansımız yok” şeklinde konuştu.
“HAL YASASI’NIN BU ŞEKLİYLE FİYATLAR UCUZLAMAZ”
Meclisten geçirilen Hal Yasası ile ilgili de açıklamalarda bulunan Alas “Herkes bir sihirli el değeceğini düşündü. Yaklaşık 5 ay geçti bu yasa Resmi Gazete’de yayınlanalı. İçerisinde yanlışlıklar var mı var. Daha sonra düzenlenecek denildi. Komitedeki hükümet vekillerinin de muhalefet vekillerinin de hepsi bunu düzelteceğiz dedi. Ama yasada tek çalışan şey belediyelerin kantar ücreti ve denetim yetkisi oldu. Hal Yasası’nda yanlış girilen nokta fiyatların ucuzlayacağı düşüncesiydi. Bu çok büyük bir yanlıştı. Çünkü fiyatların ucuzlaması yasayla değil, girdi maliyetlerinin düşürülmesiyle olur. Fiyat ucuzlar mı? Yasanın şu anki içeriğine baktığımızda zor gözüküyor” şeklinde konuştu.
“HER ŞEYİ ÜRETMEK DOĞRU DEĞİL, BU DA KAOSA SÜRÜKLEYEBİLİR”
Üretimin iyi bir şekilde planlanması gerektiğini belirten Alas “Her şeyi üretmek de doğru değil. Bu kaosa da yol açabilir. Mesarya’da yem bitkisi üretimi yapacaksanız bunun yanında çok su istemeyen harnup ve benzeri bizim iklimimize uygun ürünlerin de üretimini planlamak ve ihracatı üzerine kafa yormak gerekiyor” dedi. Programda ülke siyasetine de değinen Halkın Partisi Genel Sekreteri Yrd. Doç. Dr. Turgut Alas “Halkın Partisi eşitliğe inanan bir partidir. Logomuz bile bunu ifade eder. Sağcı veya solcu demek doğru değil. Biz parti olarak en başta sosyal adaleti savunuyoruz. Belki bu yüzden bizi solcu olarak görüyor olabilirler” dedi.
“TÜRKİYE KARŞITI BİR POLİTİKAMIZ VE DÜŞÜNCEMİZ YOK, AMA İKİ ÜLKE ARASINDAKİ İLİŞKİ DOĞRU ZEMİNDE İLERLEMİYOR”
Halkın Partisi’nin Türkiye karşıtı bir politika ve düşüncesi olmadığını belirten Alas “Halkın Partisi olarak düşmanlaştırarak değil, doğruyu açık yüreklilikle ifade ederek anlatmaya çalışıyoruz. Gayri meşru hükümetin nasıl kurulduğunu herkes biliyor. Bunu eleştirmek bizim Türkiye karşıtı olduğumuzu değil halk iradesine ve demokrasiye inancımızdaki samimiyeti gösterir, şu an Türkiye ile ilişkiler doğru zeminde ilerlemiyor, biz bu ilişkinin tekrardan doğru, sağlıklı bir temele oturtulması gerektiğini, ve sandığa yansıyan iradenin ülkeyi yönetmesi gerektiğini savunuyoruz, yani demokrasiyi savuuyoruz” dedi.
Halkın Partisi’nin hükümet olduğu dönemlerde bazı hatalar yaptıklarını ama bunun çok genç ve yeni bir ekip olmalarından kaynaklandığını söyleyen Turgut Alas “Biz zaten şu anda sürdürülen siyaseti bilmiyoruz. Çünkü bize göre değil. Seçim dönemi vaadleriniz hükümet ortaklarınız tarafından yapılmadığında sıkıntılar yaşıyorsunuz. Müşavirliği ortadan kaldırdık, sosyal konutla ilgili çalışmalar yapmak istedik bizi engellediler şu anda bunu yapmaya çalışıyorlar. O dönemde yaptıklarımız ve yaşadıklarımızla siyasi tecrübemizi elde ettik. Halkın Partisi vasıflı insanlara sahip bir partidir. Hiçbir şeyden ve mücadelemizden vazgeçmiş değiliz. Sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.