Halkın Partisi (HP) Tarım ve Hayvancılık Komitesi, kuraklık ve doğrudan gelir desteği miktarlarının yetersizliğine işaret ederek, sürdürülebilir bir tarım için kuraklık destek ödemesinden çok, kurağa dayanıklı çeşitlerin geliştirilip kullanılmasının sağlanması gerektiğini, ileriye dönük tarım politikaları için bunun önem arz ettiğini kaydetti.
HP Tarım ve Hayvancılık Komitesi yazılı açıklamasında, Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği’nin eylemi ve Meclis Başkanı ile yapılan toplantıya işaret ederek, “kuraklık, tohum kıtlığı, doğrudan gelir destek fiyatlarındaki yetersizlik” gibi sorunlara vurgu yapıldığını kaydetti.
Açıklamada, geleceğe dönük sürdürülebilir tarım politikalarının oluşturulması için pandemi ortamının fırsat yaratabileceği belirtilerek, “ülke içinde ileriye dönük atılması gereken adımların atılmaması ve günü kurtarmaya yönelik politikalar uygulanması” sonucunda gelinen noktada “tohum kıtlığı ile karşı karşıya olunduğu” ifade edildi.
Doğrudan gelir desteği uygulamasının, artan girdi fiyatları, TL’nin döviz karşısında değer kaybetmesi ve enflasyon etkisiyle sürdürülebilir olmadığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Belirlenen kuraklık ve doğrudan gelir desteği miktarlarının yetersiz olduğunu herkes kabul etmektedir. Bunun yanında dünyada yaşanan iklim değişikliği sonrası, Kıbrıs adasının kuraklık bölgesinde olması nedeniyle, sürdürülebilir bir tarım için, kuraklık destek ödemesinden çok kurağa dayanıklı çeşitlerin geliştirilip kullanılmasını sağlamamız gerektiği ileriye dönük tarım politikaları için önem arz etmektedir.
Tarımsal üretimde ve tarım politikalarında yaşanan sorunları sadece pandemiye bağlamak, bugüne kadar yapılan yanlışların doğru bir zeminde tartışılmasına ve geleceğe dönük tarımsal planlamanın da doğru yapılmasına engel olacaktır. Unutulmamalıdır ki ülkemiz tarımındaki sorunlar pandemi ile başlamamış, pandemi öncesi var olan sorunlara pandemi ile yenileri eklenmiştir. Pandemi ile yeni sorunlar ortaya çıkmasına rağmen, doğru ve akılcı planlama ile pandemiyi fırsata çevirmek de bizim elimizdedir. Belirtmek isteriz ki sorunlar zıtlaşarak veya kutuplaşarak değil, ortak akıl ve birlikte mücadele ile aşılabilecektir.”