İstiklal Sanat’ta “Hikmet-i Dağıstan” sergisi
Serkan SOYALAN
İstanbul’da Beyoğlu Belediyesi İstiklal Sanat Galerisi’nde “Hikmet-i Dağıstan” sergisini ziyaret ettim.
“Hikmet-i Dağıstan” sergisi, kağıt, kumaş ve kanvas üzerine Hikmet Barutçugil tarafından yapılmış ebrularla çizer ve ressam Dağıstan Çetinkaya’nın dokunuşlarını buluşturan bir sergi.
İnsanlık tarih boyunca çok sayıda sanat biçimine vücut verirken, zamana ve coğrafyaya göre farklılıklarla ortaya çıkan bu sanat eserleri, çağlar boyunca hayatımıza bir renk, yüreğimize nefes olmuştur.
Yeni sanat biçimleri yanında, geçmişten günümüze uzanan sanat dalları da yeniden ele alınmaya başlanmış ve farklı yorumlarla yeniden sahnelenmeye başlanmıştır. Ebru sanatı da kendini yenilemiş ve kitaba dayalı kağıt sanatı olmaktan büyük ölçülerde detaylı tasarımların olduğu bir sanat biçimine dönüşmüştür.
Kökleri ta Orta Asya’ya uzanan ebru sanatının çağımızdaki en önemli temsilcilerinden Hikmet Barutçugil, kendi ismiyle anılan barut ebrusunun da mucididir. Barut ebrusu güçlü dokusu yanında üzerine yapılacak yeni dokunuşlara da müsait bir üsluptur.
Kırk yıla yaklaşan çizerlik hayatında sayısız çizim yapan Dağıstan Çetinkaya ise, sanat hayatının son dönemlerinde çizerlikten ressamlığa doğru bir geçiş yaparak, yeni malzemelerle yeni denemeler yapmıştır.
İstiklal’de bulunan sanat galerisinde, 61 eserin yer aldığı sergi bizi rengarenk ve dopdolu bir dünyayı keşfe davet ediyor.
Serginin Kasım ayındaki açılışında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Hikmet Barutçugil, Dağıstan Çetinkaya’nın çalışmalarını geçmişten beri takip ettiğini ve beğendiğini ifade etti.
“Benim ‘Barut’ ebru tarzım yadırganan bir tarzı. Zaten her yenilik ilk çıktığında yadırganır” diyen Barutçugil, “Rahmetli Emin Barın Hocam o ebrularımın üzerine yazı yazmış ve beraber bir sergi açmıştık. Benim için çok teşvik edici olmuştu” değerlendirmesini paylaştı.
Barutçugil, bu serginin de iki sanatçı imzalı eserlerden oluştuğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu fikir 2 yıl önce küratör İsmail Erdoğan’dan çıkmıştı. Ziyaret eden sanatseverler, buradaki eserlerin içindeki saklı mesajları görmeye çalışsınlar. Kendi iç dünyalarındaki güzelliklerin yansımalarını görebilecekler. Sanatseverler eserlerde kendilerini bulsunlar istiyoruz.”
Çizer ve ressam Dağıstan Çetinkaya da ebru ve çizgi sanatının eserlerde buluştuğuna dikkati çekti.
Yaklaşık 30 yıldır çizgi sanatının çeşitli alanlarında eserler ortaya koymaya çalıştığını anlatan Çetinkaya, “Hikmet Hoca’nın ebrularında kendi çizgilerimdeki arayışları görüyordum. Onun ebruları üzerinde uzun uzun tefekkürler yaptım. Benim çizimlerimdeki esprileri kulağıma fısıldayan ebrular oldu” şeklinde konuştu.
Çetinkaya, ebruyu arka fonda kullanılan bir süs sanatı olarak değil, çizginin içinde anlamın ana unsuru haline getirmeye çalıştığını vurgulayarak, çizgileriyle sanatseverleri düşünceye sevk etmek istediğini belirtti.
Sergi küratörü İsmail Erdoğan ise iki sanatçıyı bir araya getirmeden önce ortaya çıkacak eserlerin hayalini kurduğunu ifade etti. Erdoğan, “Hayalim, sanatçılarda da benzer bir coşku bulunca tam anlamıyla bir terkibe imza attık. Serginin adını da aslında buradan geliyor” dedi.
31 Ocak 2023’e kadar açık olacak olan sergiyi, İstanbul’a yolu düşen herkes ziyaret etmeli.