Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO), hükümetin, “yeniden kapanmanın yaratacağı daha büyük felaketi düşünecek durumda olmadığını” savunarak, bu niyetlere “dur” denmesini istedi.
KTEZO yazılı açıklamasında, sorunun “kasanın boş kalmasının” değil, kaynak olduğunu ifade ederek, “savaş koşulları” olarak nitelediği bu durumda dayanışmanın olmaması ve paylaşıma girilmemesini eleştirdi.
Çalışanların “devlet çalışanı” ve “özel sektör çalışanı” olarak ayırmanın yanlış olduğuna işaret eden Oda, sorunun, salgın altyapısını güçlendirmemek, aşılanmayı hızlandırmamak ve programlamamak olduğunu kaydetti.
Devletin ay sonunu nasıl getireceğini dahi bilemediğini, bilemediği için de “intihar girişimine” hazırlandığını savunan Oda, şu görüşlerini kaydetti:
“Vaka sayısını, sağlık altyapısını görmemezlikten gelerek, tam takır durumuna düşmüş kasasına para girsin diye sokağa çıkma yasağını sonlandırmak için mesai üstüne mesai yapıyor. Öngörüsüzlükten dolayı kara günler için bir tarafa konmuş parası yok. Borçlanma yapacak riski de üstüne almak istemiyor. Protokol çerçevesinde heyetler arasında yapılan görüşmelerden çıkan sonuçların ise bugüne dair olmadığı ortada. Yani protokolde de bir şey yok. Çoğalan işsizlik, markete gidemeyen insanlar, her gün kapanan işyerleri gündemin bir kenarında dahi değil. Dolayısı ile iş ekonomiyi açmaya, bütçeye para toplamak için tüm faturayı tekrardan takati tükenmiş olan insanlara çıkarmaya geldi. Salgının devamı halinde 2021 yılının yitirilmiş olacağını, öğrencinin, turistin gelmeyeceğini, vakaların kontrolünün olmadığı bir ortamda işlerin dönmeyeceği gerçeğini duymak bile istemiyorlar.
Yeniden kapanmanın yaratacağı daha büyük felaketi de düşünecek durumda değiller. Vicdanı kalmış kim varsa; yurttaş, siyasetçi, milletvekili, sivil toplum temsilcisi, gazeteci geç kalmadan bu niyetlere dur demekten başka çaresi kalmadı.
Bir kez daha vurgulayalım: Sorun kaynak, kasanın boş kalması değildir! Bu savaş koşullarında dayanışmanın olmaması, paylaşıma girilmemesidir. Eşi benzeri olmayan bir uygulama ile çalışanı, devlet çalışanı, özel sektör çalışanı olarak ayırmak, bütünün parçası olarak görmemektir. Salgın altyapısını güçlendirmemek, aşılanmayı hızlandırmamak, programlamamaktır.”