Özersay:Yönetemiyorlar değil yönetmiyorlar ki birileri menfaat elde etsin
Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, hükümetin toplumda karşılığı olmadığını savunarak, “gayrimeşru hükümetin geçen her gün telafisi ve geriye dönüşü mümkün olmayan zararlar verdiğini” iddia etti. Özersay, devletin de kurumlarının da gözden çıkarıldığını öne sürdü.
HP’den yapılan açıklamaya göre, mevcut hükümet gittiğinde geriye kurtarılacak bir devlet kurumu, sahip çıkılacak bir irade, ya da tamir edilecek bir devlet itibarı kalmayabileceğini ileri süren Özersay, “Bu çok büyük bir tehlikedir o nedenle meşru olmayan bu hükümetten bir an önce kurtulmak için erken seçimin zorlanması şarttır” dedi.
Meclis içindeki ve dışındaki diğer muhalefet partilerine ve sivil toplum örgütlerine çağrı yapan Özersay, “Sine-i millet kararı da dahil tüm siyasi baskı unsurlarını kullanarak, bu hükümetin istifasını sağlamak için birlikte hareket edilmelidir” ifadelerini kullandı.
Özersay, “Kıbrıs Türk Hava Yolları nasıl batırıldıysa, şimdi de Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (Kıb-Tek) batırılmak ve satılmak isteniyor. Tüm yaşananlar birilerinin şahsi menfaatleri düşünülerek tasarlandı çok belli ve bu uğurda devleti de kurumlarını da gözden çıkardılar” dedi.
Elektrik kesintileri nedeniyle sağlık alanında tedaviye muhtaç vatandaşların ciddi tehlike altında olduğunu belirten Özersay, esnafın da özellikle dondurulmuş mallarının bozulması açısından ciddi zarara maruz kaldıklarını ifade etti.
HP Genel Başkanı Özersay şöyle devam etti:
“Hepimize 21’inci yüzyılda orta çağı yaşatıyorlar. İnsanlar perişandır, herkes moral olarak da çökmüş durumdadır çünkü meşru olmayan hükümet ya açıklama yapmıyor, ya da yaptığı açıklamalar doğruyu yansıtmıyor ve kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor.”
“Yönetemiyorlar değil yönetmiyorlar ki birileri menfaat elde etsin”
Elektrik krizine değinen Özersay, “yakıt alımının planlanamadığını veya bilerek planlanmadığını” savunarak, şunları kaydetti:
“Önce yakıtın bitmesini bekliyorlar. Hatta yakıt ihalesine bilerek ve isteyerek çıkmayarak, yakıtın bitmesine göz yumuyorlar. Daha sonra da, ‘yakıt bitmek üzere’ diyerek, ihalesiz yakıt alma yoluna gidiyorlar. Kuşkusuz burada büyük rakamlar dönüyor ve birileri bu acil, ihalesiz ve elzem yakıt alım-satımından menfaat elde ediyor. Kaybedense hem elektriksiz bırakılarak, ezdikleri halkımız, hem de kurum oluyor, devleti de kurumu da zarara uğratıyorlar. Özetle bu duruma yönetemiyorlar demek yanlıştır, bilerek yönetmiyorlar ki birileri menfaat elde etsin. Bizim gördüğümüz budur.”
Özersay açıklamasında ayrıca şu ifadelere yer verdi:
“Sayın Üstel bir gün önce elektrik krizi ile ilgili olarak açıklama yapıp yakıt sıkıntısı olmadığını söylüyor ama üzerinden bir gün geçmeden bir açıklama daha yaparak ilgili şirketin yakıtın getirilmesi konusunda sorumluluğu olduğunu söyleyerek, aslında yakıtın bittiğini kabul ediyor. O halde ilk yaptığı açıklamada kamuoyuna doğruyu söylemediğini Sayın Üstel kendisi de kabul etmiştir. Halka doğru bilgiyi dahi veremeyecek durumdaysalar ya bürokratlarını sorgulamaları gerekir, ya da açıklama yapmamaları gerekir. Kurumun yöneticileri de sendika da yakıtın bittiğini söylerken Sayın Üstel’in ısrarla yakıt sıkıntısı olmadığını söyleyip daha sonra kendi kendini yalanlaması tam bir fiyaskodur.”