Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri ve Moleküler Genetik Uzmanı Jale Refik Rogers, ülkeyi ilgilendiren önemli kararlara imza atan Sağlık Üst Kurulu’nun yasal olarak tüm paydaşları toplantıya çağırma yetkisi olduğunu ve bunu yetkiyi kullanmaları gerektiğini söyledi.
Milletvekili olarak bir denetleme rolü ve sorumluluğu da olduğunu belirten Rogers, “10 gün önce karantinayı başlatmamızın elzem olduğunu söylediğimizde, o gün bunu karara dönüştürmek önemliydi. Çünkü yerel vakalar görülmeye başlanmıştı. Yerel vakalar görülüyor demek tespit edilenler bu kadar demektir. Bir başka deyişle buzdağının görünen kısmı demek. Yani bilinmeyen vakalar etrafta dolaşıyor.
Bu noktada Sağlık Bakanlığı’nın yereldeki bulaşı kontrol altına alabilmesi için elinin rahatlatılması o gün önemliydi. Karantina koşulunu getirerek ülkeye daha fazla ithal etmeyi durdurmak ya da yavaşlatmak önemliydi. Üzerinden 10 gün geçti. Biraz geç oldu ama sonunda karantina kararı alındı. Şimdi bile bu çok önemlidir” şeklinde konuştu.
“Güvenli ve vaka sayısı az bir ülke yükseköğrenim için avantajdır”
Çocukların okula gitmeye, yaşıtlarıyla kaynaşmaya, okul disiplinini almaya, sosyalleşmeye ihtiyacı olduğunun da altını çizen Rogers, bu nedenle karantina kararlarının daha erken alınmasının okulların güvenle açılabilmesi için önemli olduğunu belirtti. Rogers, “Bunu en iyi şekilde nasıl yapabileceğimizin konuşulması gerek bence. Özellikle 12 yaşın altındaki çocukların taşıyıcı olabilecekleri, çok kolay bulaştırmadıkları yönünde bazı veriler var ama ülkemizde pozitif çocuk vakalar görülmüş durumda. Bunları incelememiz gerekiyor. Daha büyük yaştaki çocuklar online eğitimle daha kolay öğrenebilir ama küçük yaştaki çocuklar için bunun çok daha zor olacağını düşünüyorum” dedi.
Önümüzdeki günlerde vaka sayısının çok artması durumunda durumun yeniden değerlendirilebileceğini söyleyen Rogers, ülke ekonomisine büyük katkısı olan yüksek öğrenimin başlamak üzere olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti:
“Sektörün korunması, devamı tabii ki çok önemli. Öğrencilerin sağlıklı bir ortamda buraya gelmesi gerekiyor. Devlet olarak bundan da sorumluyuz. Bazı açıklamalarda karantinanın yükseköğrenime olumsuz etkisi olabileceği söyleniyor. Ancak ben tam tersi bir durumun da olabileceği düşüncesindeyim. Bizler eğer yükseköğrenim için ülkemize gelecek öğrencilere daha güvenli ve vaka sayısı az bir ülke sunabilirsek birçok öğrenci KKTC’ye gelmeyi seçecektir. Bu bir avantajdır.”
“Kalabalık toplantıları engelleyecek kararlar acil olarak alınmalıdır”
Vaka ithal etmemenin ve bununla beraber yereldeki vaka artışını durdurmanın önemli olduğunu ifade eden HP Genel Sekreteri, birinci dalgada KKTC’de görülmeyen ancak tüm dünya ülkelerinde görülen vaka artış grafiğinin açılım süreciyle birlikte burada da görülmeye başlanabileceğini aktardı.
Rogers şu sözlerle konuşmasını sürdürdü:
“Yerel vaka sayısının hızla artması bu grafiğe çok kısa sürede ulaşabilmemiz demektir. Birinci dalgada bunu yaşamamamızın nedeni; doğru ve zamanında alınan önlemlerdi. Her geçen gün açıklanan vaka sayısı artacaktır. Şu anda Sağlık Bakanlığı’nın yereldeki vakaların hızla ilerlemesini engellemek için mümkün olduğunca yerel vaka öbeklerini tespit edip onları hızlıca kontrol altına alması gerekir. Şimdiye kadar çıkan yerel vakalar ya temaslı olduğu için ya semptom gösterdiği için tespit edilen vakalar. Etrafta dolaşan ve semptom da göstermediği için tespit edemediğimiz vakalar var. Bu kişilerin daha fazla kişiye bulaştırmasını engellemek açısından toplumda herkese görev düşüyor. Sosyal mesafeyi korumamız, hijyen ve maske kuralına uymamız önemli olacak. Sağlık Bakanlığı’nın acil olarak büyük ve kalabalık toplantıları engelleyecek kararlar alması gerekiyor. Düğün, toplu ibadet, siyasi propaganda için büyük kitle toplantılarının yasaklanması gerekiyor. Çünkü hiçbir şey halk sağlığından daha önemli değildir.”