Rusya ve ABD arasındaki tutuklu takasında ABD'li kadın basketbolcu Griner serbest kaldı Rusya'da uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla hüküm giyen ABD'li kadın basketbolcu Brittney Griner, serbest bırakıldı. Silah tüccarı Viktor Bout'un Rusya'ya iade edilmesine karşılık özgürlüğüne kavuşan Griner, ABD Başkanı Biden ile telefonda görüştü. ABD Başkanı Joe Biden da Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Birkaç dakika önce Brittney Griner ile telefonda görüştüm. O, güvende. O, şu anda uçakta. O, şu an evine geliyor." ifadelerini kullandı. Biden, Griner ile telefonda görüştüğü anların fotoğrafını da paylaştı. Biden'ın yanında Oval Ofis'te Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve Griner'ın eşi Cherelle Griner'ın da olduğu görüldü. RUSYA'DAN AÇIKLAMA Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada da esir takası teyit edilerek “Bout ve Griner takası, 8 Aralık’ta Abu Dabi Havalimanı'nda başarıyla tamamlanmıştır. Bout, vatanına döndü.” ifadelerine yer verildi. Açıklamada, Rusya ile ABD arasında Viktor Bout’un serbest bırakılması için uzun süre istişareler yürütüldüğü belirtildi. ABD'Lİ BASKETBOLCUNUN TUTUKLANMASI ABD'li basketbolcu Brittney Griner, şubat ayında Rusya'da üzerinde uyuşturucu maddeyle gözaltına alınmıştı. Başkent Moskova'daki Himki Şehir Mahkemesi de Griner'i, 9 yıl hapis ve 1 milyon ruble (yaklaşık 16 bin dolar) para cezasına çarptırmıştı. Rusya ile ABD'nin, aralarında Griner'in de olduğu çeşitli tutukluların değişimine yönelik görüşmeler yürüttüğü iddia edilmişti. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 27 Temmuz'da yaptığı açıklamada, Griner'in yanı sıra Rusya'da tutuklu bulunan ABD'li Paul Whelan'ın iadesi için Moskova'ya önemli bir teklif hazırladıklarını duyurmuştu. ABD Başkanı Joe Biden da Rusya'ya, Griner'in serbest bırakılmasına yönelik çağrıda bulunmuştu. BOUT KİMDİR? Silah kaçakçısı olarak tanınan Viktor Bout, Kolombiya Devrimci Silahlı Güçlerine (FARC) silah sağladığı gerekçesiyle ABD’de 25 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. ABD’li aktör Nicholas Cage’in başrolünde yer aldığı ünlü “Savaş Tanrısı” filminin, Bout’un hayat hikayesine dayandırıldığı öne sürülmüştü.