Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın hükümet kurma süreci ile ilgili sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yaptı.
Sorakın’ın açıklaması şöyle:
Seçimlerle oluşan halk iradesinin yönetim mekanizmalarına yansıtılmasını engellemek demokrasiyi katletmekle eşdeğerdir.
Bunu yapanlar da yapılmasına fırsat yaratanlar da aynı derecede sorumludurlar.
23 Ocak seçimlerinde seçmenler, seçime katılan siyasi partilerin programlarına, geçmiş icraatlarına, başkanlarına, aday kadrolarına….göre oy kullanarak meclis aritmetiğinin oluşmasını sağladılar. Bunlara ilaveten antidemokratik uygulamaları ve bazı partilerin vaatlerini de unutmamak gerekir.
Seçimler sonucunda siyasal/sayısal çoğunluk elde eden partinin başkanlığında iki kez kurulan hükümet, müdahalelerle birlikte, Anayasa ihlali, siyasi etik değerlere aykırı davranışlar, iş bilmezlik dahil birçok nedene bağlı olarak istifa etmiştir.
Gelinen aşamada yeni bir hükümet kurulması gerekmektedir.
Sn. Tatar’ın hükümeti kurma görevini, kurultayında büyük bir oy farkıyla başkan seçilmiş, seçimlerde başarı sağlamış, ancak kurduğu hükümetlerin çeşitli nedenlerle sürdürülmesini sağlayamamış parti başkanına vermek istememesi doğal olmakla birlikte, görevi UBP içerisinden başka bir milletvekiline vereceğini açıklaması demokratik teamüllerle bağdaşmıyor. Üstelik UBP içerisinden başkan dışında herhangi bir milletvekili başkanlığında kurulacak olan hükümet yasal olsa bile meşru olmayacaktır.
Yeni oluşan durumda, UBP’nin meşru bir hükümet kurma ihtimali ortadan kalktığına göre, hükümeti kurma görevi ana muhalefet partisi CTP genel başkanı Tufan Erhürman’a verilmelidir. Demokratik teamüller de bunu gerektirmektedir. Tufan Erhürman başkanlığında bir hükümet kurulması mümkün olmazsa, yapılması gerekense yeniden halk iradesine baş vurmak olmalıdır. Sn cumhurbaşkanına söylediğimiz budur. Demokratik olan da budur.
CTP hükümeti kurmaya taliptir. Bu anlayışla teknokratlı/ teknokratsız bir toplumsal mutabakat hükümeti kurarak uzlaşı ile tespit edilecek makul bir sürede yeniden halk iradesine başvurmak en doğru karar olacaktır.
Görev Sn. Tatar’da. Demokrasinin katledilmesinin, müdahalelere fırsat yaratılmasının sorumlularından biri olan Sn. Tatar’ın ülke demokrasisine ve insanına var olan saygısını bir kez daha görmüş olacağız.