“Rum liderin müzakerelerin kaldığı yerden devam edeceği söylemlerine kanmasınlar, kandırılmasınlar”
Lefkoşa, 4 Ağustos 24 (TAK): Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in “üçlü görüşme” konusundaki açıklamalarını, algı yaratmaktan öte kişisel kaygılarla manipülasyon yapma çabası olarak değerlendirdi; “Bu beyanlarda diplomatik olarak yapılan en büyük hata, BM Genel Sekreteri Guterres’i de ismini zikrederek, bu çabasına alet etmesidir” dedi.
Rum halkına da mesaj veren Tatar, “Rum liderin müzakerelerin kaldığı yerden devam edeceği söylemlerine kanmasınlar, kandırılmasınlar çünkü bu söylemler hem dayanıksız hem de gerçeklikten çok uzaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Hristodulidis’in dünden beri yaptığı “üçlü görüşme” söylemleriyle ilgili Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) yazılı açıklama yaptı.
Tatar, “Rum lider, özellikle Sayın Holguin’in BM Genel Sekreteri’ne raporunu sunması ve Kişisel Temsilci görevinin sona ermesinin ardından büyük bir çaresizliğe düşmüştür. Kişisel Temsilci, yeni ve resmi bir sürece geçilebilmesi için iki taraf arasında ortak zemin olmadığı tespitini yapmış ve bunu Genel Sekreter nezdinde kayda geçirmiştir. Bunun anlamı, rızamızı çektiğimiz ve 2017 yılında Crans Montana’da tamamen tüketilen federasyonun Kıbrıs konusuna dair bir uzlaşı zemini olmadığının resmileşmesidir” dedi.
-“Halkıma da hakaret etmeye başlamıştır”
Bu önemli noktanın yanı sıra Rum Liderin açıklamalarındaki en kabul edilemez cüretinin Kıbrıs Türk halkına dair söz söylenmesi olduğunu vurgulayan Tatar, “En büyük çabası 61 yıldır Kıbrıs Türk Halkına uygulanan izolasyonun artarak devam etmesi olan Rum lider, sadece şahsıma değil halkıma da hakaret etmeye başlamıştır. Kıbrıs Türk Halkının geleceği ne Rum lidere ne de Rum zihniyetine tabidir” ifadelerini kullandı.
Rum Yönetimi’nin bunca yıldır gasp ettiği statüyü sürdürmesine izin vermeyeceklerinin altını çizen Tatar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
-“Rum halkına mesaj: Kanmasınlar, kandırılmasınlar…”
“Bu adada halkımın en temel insan haklarının ihlal edilmesine rıza göstermeyeceğiz. Haksız hukuksuz şekilde, çözümsüz müzakere süreçleri sayesinde devam ettirmek istedikleri konfor alanlarının sürmesine de malzeme olmayacağız. Bu devir geride kalmıştır. Bu vesileyle tekrarlamakta fayda görüyorum; federasyon zemininde müzakere süreçleri bitmiştir. Federasyon zemini bir daha geri gelmemek üzere tüketilmiştir. Dolayısıyla Rum Halkına da mesajım, Rum liderin müzakerelerin kaldığı yerden devam edeceği söylemlerine kanmamalarıdır. Kanmasınlar, kandırılmasınlar çünkü bu söylemler hem dayanıksız hem de gerçeklikten çok uzaktır.”
Yeni ve resmi bir sürecin ancak ve ancak Kıbrıslı Türklerin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsünün teyit edilmesiyle başlayabileceğini ifade eden Tatar, şunları kaydetti:
“Halkıma uygulanan izolasyon zulmü devam ettikçe bu haksız, hukuksuz ve insanlık dışı uygulamayı normalleştirecek herhangi bir eyleme girmeyeceğiz. Bunun çok iyi anlaşılması ortak zemin olmadığının netleştiği bu günlerde atılabilecek bir sonraki adımlar için de rehber niteliğindedir. Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir çözüm ancak ve ancak iki Devlet’in işbirliği temelinde olabilir. Kıbrıs Türk Halkının güvenliği, refahı ve geleceği emin ellerdedir. Anavatan Türkiye’nin bizlere sağladığı hemen her alandaki destek de bunun en önemli sigortasıdır.”
(ÖZ)