Üretmek, makine çalıştırmak zorunda olan, işçileri olan fabrika ne yapacak?
Kıbrıs’ın kuzeyinde ciddi bir kriz var. Bu öyle böyle bir kriz değildir.
Bankaların batması bugüne kadarki en büyük krizdi sanırım Kıbrıs’ın kuzeyinde.
99-2000deki devalüasyon, Sanayi Holding, ETİ, Peyak, KTHY’nin, LTB’nin batması diğer büyük krizler diye hatırlıyorum.
Tüm bunların üstesinden gelindi ama bu ülkede bir şekilde. Gelinebildi veya…
Çalışanları Devlete alındı, kamu kurumlarına kondu, mudilere ana parası taksik taksit geri ödendi, banka borçları yapılandırıldı gibi gibi..
Ancak şu an yaşadığımız durum bunlardan daha büyük krizdir ve bunların üstesinden gelinemeyecek.
Ve bundan sonra yaşanabilecekleri Devlet koruyamayacak.
Vatandaşın alım gücünün gerilediği ülkemizde artık çalışanlar değil patronlar da zora düşmüştür.
1 aydır konuşulan ve gelecek faturaları beklenen elektrikte, beklenen zamlı faturalar geldi.
Ortalama zenginlikte bir hayat yaşayan 4 kişilik ailenin ortalama elektrik faturası 1800 TL geldi.
İş yerlerinde bu rakam ortalama x 5 katı oldu. Sabah 8 akşam 18 saatleri arasında çalışan bir işletmeye aylık elektrik faturası 7-8 bin TL geldi.
Bir de üretim yapanlar var. Fabrika işletenlere 25 bin TL ile 35 bin TL arasında fatura geldi.
Bunların içinde en masumu hanelerdir. Hanelerde klimalar durdurulabilir, fırında yemekler daha az yapılabilir mesela.
Ama üretmek, makine çalıştırmak zorunda olan, işçileri olan fabrika ne yapacak? Ne yapsın veya?
Marketleri düşünelim veya. Buzluklarda satılan ürünler, ısıtma, soğutma sistemi. Sabah 7 açılış, akşam 22 kapanış. Durmadan işliyor herşey.
Bu yerlerde telafi yok!
Artık yaşanacak olanlar felaket olacaktır.
Devlet işletme sahiplerine çalışan başına 500 TL destek veriyor diye müjdeledi. Hal bu ki işletmeler 7 bin TL maaş ödeyemeyecek duruma düşmüştür ve 500 TL, günümüzde telefon faturaları olmuştur.
Bundan sonra işsizlik artacak.
İşletmelerin piyasaya verdiği reklam, katkı ve benzeri ödemeler duracak.
Kaçakçılık başlayacak.
Marketlerde buzluklar sönecek artık. İnşallah zehirlenmeler yaşanmaz.
Devlet okullarında öğrenci sayısı artacak.
Özel okullardan göç başlayacak, özel okul çalışanları da işsiz kalacak.
Devlet okullarında çocuklar ve aileler arasında kavga başlayacak.
Fabrikalarda üretim duracak. Fabrikalar kapanacak, üretemeyeceğiz!
Üretim duracağı için Devletin geliri daha da düşecek.
Akaryakıt fiyatları artırıyoruz durmadan, güneyden gelen komşular da artık gelmeyecek.
Marketlerdeki çeşitler azalır, kalite düşerse, zaten akaryakıt almak için artık gelmese de olur diye düşünen Rumlar markete de gelmeyecek.
Ülkeye para bırakacak turist veya. Neden gelsin ki bu fiyatlarda KKTC’ye? O da gelmeyecek!
Hele uçak fiyatları! İstanbul 2500 TL, İzmir 3000, Antep 1800 TL..
Peki ya ülkemizde çalışan, para kazanmak için buraya gelen Romeni, Pakistanlısı, Bulgarı, Türkü, Arap’ı, Afrikalı’sı..
Onlar neden çalışmaya devam etsin bu ülkede? Çalışıp kazandığını elektriğe, kiraya, meyve sebzeye mi versinler?
Onlar da gidecek ülkelerine böyle giderse..
Ve bu toplum bu şekilde en son 90lı yıllarda yaşamıştı. Eskiden olduğu gibi fakirlik gelecek artık ülkeye.
