Yeme bozukluğu önceden tahmin edilebilir mi?
Sağlık uzmanları artık potansiyel yeme bozukluklarını bir yıl önce tanımlamanın bir yolunu bulabilir. CNN tarafından yürütülen yeni bir araştırmaya göre bu, hastaların çok daha erken sağlık desteği almalarını sağlıyor.
Araştırmacılar, 2008’den başlayarak 13 yaş ve üstü kişiler için Ontario’da bölgesel sağlık verilerini analiz etti. Önceki gün yayınlanan araştırmaya göre, çalışma ekibi, katılımcıların elektrolit düzeylerini 2020 yılına kadar takip ederek, yeme bozukluğu teşhisi konan kişi sayısını kaydetti.
Sonuçlar, anormal elektrolit seviyelerine sahip kişilerin yeme bozukluğu geliştirme olasılığının diğerlerinden iki kat daha fazla olduğunu gösterdi. Çalışma, önemli ölçüde dengesiz seviyelere sahip kişilerin teşhis edilme olasılığının beş kattan fazla olduğunu gösterdi.
Çalışmanın baş yazarı, Ottawa Üniversitesi’nde tıp profesörü ve Ottawa Hastanesi’nde bir nefrolog olan Dr. Gregory Hundemer konuyla ilgili açıklamasında, yeme bozukluğu teşhisi konulan hastalardaki elektrolit seviyelerin anormal olduğunu söyledi.
Kaliforniya Üniversitesinde pediatri yardımcısı olan doçent Dr. Jason Nagata ise, potasyum, fosfat ve magnezyum gibi önemli mineraller olan elektrolitlerin dehidrasyon, kısıtlayıcı diyetler, kusma ve müshil kullanımı yoluyla atılabileceğini ve bunların tümünün yeme bozukluğunun belirtileri olabileceğini dile getirdi.
Rahatsız edici yeme alışkanlıkları genellikle bir kişiye teşhis konulmadan çok önce ortaya çıkar. Hundemer, bu nedenle araştırmacıların elektrolit seviyelerinin kimlerde yeme bozukluğu geliştirebileceğinin iyi bir göstergesi olabileceğini varsaydıklarını bildirdi.
Massachusetts Chan Üniversitesi’nde pediatri doçenti Monique Hartman, bu çalışmanın, yeme bozukluğu konusunda tahmin edilenden çok daha erken bir zamanda, anormal elektrolit seviyelerinin daha fazla inceleme için bir işaret olabileceğini gündeme getirdiğini söyledi.
Hartman, “Yeme bozukluğu olan hastalarda tarama, teşhis ve zamanında tedavinin en iyi yaklaşımlar arasında olduğunu biliyoruz. Çalışma, elektrolit dengesizliğinin, özellikle birinci basamakta daha fazla değerlendirmeye yol açabilecek kırmızı bir işaret olabileceği fikrini sunuyor” dedi.